Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4159 E. 2024/3244 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen tazminat miktarlarının azlığı ve yoksulluk nafakasına karar verilmemesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2032 E., 2023/620 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/80 E., 2022/426 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların farklı karakter yapısına sahip olduğunu, davalının müvekkilini sürekli evden attığını, müvekkilini tehdit ettiğini, ağza alınmayacak şekilde hakaretler ettiğini, aşağıladığını, davalının üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, yemek yapmadığını, müvekkilini başkaları ile kıyasladığını, aile sırlarını kendi ailesi ile paylaştığını, davalının ailesinin tarafların evliliklerine müdahale ettiğini belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin sürekli maddî-manevî şiddet uyguladığını, eşinin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, başına buyruk ve düzensiz davranışlarda bulunduğunu, ailesini yaraladığını, davacının tüm kazancını alkole yatırdığını, borçlarını ödemediğini, eşine karşı şiddet uyguladığını, müvekkilini tehdit ettiğini, müvekkiline hakaret ettiğini belirterek 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminatın yasal faizi ile birlikte davacıdan tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin evlendikten sonra bir süre fabrikada çalıştığı, fabrika kapandıktan sonra düzenli bir işinin olmadığı, evin geçimini daha çok davalı- davacı kadının sağladığı, davacı- davalı erkeğin eşine sürekli hakaret ve küfür ettiği, alkol kullandığı eşine sık sık şiddet uyguladığı, bu hususun tanık beyanları ile ve ceza mahkemesi ilamları ile sabit olduğu, en son davalı- davacı kadının yine eşinden şiddet görmesi nedeniyle tarafların yarı yaşamaya başladığı, davalı- davacı kadının önce çocuklarının yanına Afyon iline gittiği, davacı- davalı erkeğin eşi Afyon'da iken kayınvalidesi ve kayınbabasına karşı silahlı eylemlerini gerçekleştirdiği, bu hususta ceza aldığı evlilik birlikteliğinin sona ermesinde davacı- davalı erkeğin tam kusurlu olduğu erkek tarafından açılan davanın reddine, kadının davasının kabulüne,evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, aylık 750,00 TL tedbir ve 750,00 TL yoksulluk nafakası ile yasal faizi ile birlikte 30.000,00 TL maddî, 40.000,00 TL manevî tazminatın davacı davalı erkekten alınıp davalı davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, boşanmaya neden olan olaylarda davalı- davacının kusurlu olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını, asıl davanın reddi, karşı davanın kabulü ve fer'îleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile gerçekleşen olaylarda erkeğin tam kusurlu, kadının kusursuz olduğu, ortada evlilik birliğini temelinden sarsan birliğin devamına imkan vermeyen bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, bu itibarla erkeğin asıl davasının reddinin doğru olduğu, erkeğin kusura, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne yönelen istinafının reddine karar vermek gerektiği, kadının işçi olup asgari ücret düzeyinde gelire sahip olduğu, hükümlülük yoksulluk nafakası sorumluluğundan kurtarmayacak ise de erkeğin asgari ücretin üzerinde gelir elde edebilecek bir durumu ve mal varlığının olmadığı, bu itibarla kadın açısından yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı, tazminat miktarlarının da fazla olduğu gerekçesi ile erkeğin istinaf başvurusunun bu yönlerden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yerine yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına 25.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkeğin sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; tazminatların miktarı ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı ile kadın yararına yoksulluk nafakası koşulları oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,08.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.