"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1586 E., 2023/280 K.
DAVA TARİHİ : 05.09.2018
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 14. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/449 E., 2022/194 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, kadının ziynet alacağı talebinin tefrikine karar verilmiştir. Kararın ... erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, ... erkek vekilinin istinaf talebinin kabulüne, İlk Derece Mahkemesince verilen kararının asıl ve karşı davanın kabulü dışında kalan hususlar yönünden kaldırılmasına dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, diğer hususlarda inceleme yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, boşanma hükmü kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ... erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve karşı dava cevap-cevaba cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında mizaç uyumsuzluğu olduğunu, kadının aşırı kıskanç olduğunu, kadının sorumluluklarından kaçındığını, hakaret ettiğini iddia ederek asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadını aşağıladığını, fiziksel şiddet uyguladığını, yatakları ayırdığını, Nuray isimli kadın ile aldattığını, çocuklarla ilgilenmediğini iddia ederek karşı davanın kabulüne, asıl davanın reddine, zina nedeniyle, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 1.500,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 1.000,00 TL maddî ve 500.000,00 TL manevî tazminata, 1.000,00 TL ziynet alacağına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 22.12.2020 tarih ve 2018/803 E 2020/563 K sayılı kararı ile; tarafların son yıllarda tartıştıkları, erkeğin Nuray isimli kadınla ilişkisinin olduğu, erkeğin kadına şiddet uyguladığı; kadının da erkeğe telefon ile hakaret ettiği, erkeği hastalık boyutunda olmayacak derecede her Türk kadını gibi kıskandığı, erkeğin eşinden mal kaçırmak ve nafaka ödememek için pastanenin ortağı olduğu halde pastanede çalışanmış gibi gösterdiği, erkeğin daha ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından asıl ve karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası olarak devamına, mevcut ve beklenen menfaatlerin ihlali ile kişilik haklarının zedelenmesi nedeniyle kadın yararına 1.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağı talebinin tefrikine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili; kadının hastalık derecesinde kıskanç olduğunu, hakaret ve tehdidinin ispatlandığını, kadının ağır kusurlu olduğunu bildirerek kusur değerlendirmesi, velâyet, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2.Bölge Adliye Mahkemesinin 14.09.2021 tarih ve 2021/466 E 2021/1337 K sayılı kararı ile; İlk Derece Mahkemesince verilen asıl ve karşı davada boşanmaya yönelik hükmün taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmadığından kesinleştiği, mahkeme tarafından ortak çocukların velâyetine yönelik rapor alınmadığı, psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan heyete inceleme yaptırılarak uzman raporu alınması, anne ve babanın gerektiğinde mahkemece bizzat dinlenerek, ekonomik ve sosyal durumları ile çocuklara bakım olanakları konusunda kendilerinden bilgi alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek çocukların velâyeti hakkında karar verilmesi için ... erkeğin istinaf talebi kabul edilerek,asıl ve karşı davada boşanma bentleri dışındaki hükümlerin kaldırılmasına dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, diğer istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların son yıllarda tartıştıkları, erkeğin Nuray isimli kadınla ilişkisinin olduğu, erkeğin kadına şiddet uyguladığı; kadının da erkeğe telefon ile hakaret ettiği, erkeği hastalık boyutunda olmayacak derecede her Türk kadını gibi kıskandığı, erkeğin eşinden mal kaçırmak ve nafaka ödememek için pastanenin ortağı olduğu halde pastanede çalışanmış gibi gösterdiği, erkeğin daha ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından asıl ve karşı davanın kabulüne, boşanma hükmü kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki tesisine, çocuklar yararına ayrı ayrı 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, mevcut ve beklenen menfaatlerin ihlali ile kişilik haklarının zedelenmesi nedeniyle kadın yararına 1.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kadının hastalık derecesinde kıskanç olduğunu, hakaret ve tehdidinin ispatlandığını, kadının ağır kusurlu olduğunu bildirerek kusur değerlendirmesi, velâyet, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kararın dayandığı deliller ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesinin değerlendirmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından ... erkek vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kadının hastalık derecesinde kıskanç olduğunu, hakaret ve tehdidinin ispatlandığını, kadının ağır kusurlu olduğunu bildirerek kusur değerlendirmesi, velâyet, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden doğrultusunda karar verilmesi talebiyle temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak ve birliğin devamına imkân vermeyecek derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, maddî ve manevî tazminat ile tedbir, yoksulluk, iştirak nafakaları talep edebilme şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 327 nci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun ) 369 uncu maddesi, 370 inci maddesi, 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle kadının istinaf kanun yoluna başvurulmamak suretiyle kesinleşen kusurlu davranışları yanında, kadının erkeğe yönelik aşırı kıskanç davranışlarının olduğunun kabulü gerektiğinin, ne var ki boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin yine de ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.