"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/242 E., 2023/482 K.
DAVA TARİHİ : 05.02.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kastamonu Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/82 E., 2021/875 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, kadına hakaret ettiğini, tehdit ettiğini,
fiziksel şiddet uyguladığını, sorumsuz ve ilgisiz olduğunu, kadının kök ailesini istemediğini, evden kovduğunu ve kadının adına kayıtlı taşınmazı kadından habersiz şekilde başkasının adına kaydettirdiğini iddia ederek davanın kabulüne, öncelikle hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle tarafların boşanmalarına, aksi takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; erkeğin bedensel engelli olduğunu, yardımsız ve desteksiz hareket dahi edemezken kadına şiddet uygulamasının mümkün olmadığını, kadının erkeğe hakaret ettiğini, onur kırıcı davranış ve sözler sarf ettiğini, ev için alınan gıda ve malzemeleri kadının kök ailesine verdiğini, kadının özel hayatlarını üçünçü kişilere anlattığını, taşınmaz satışının kadının rızası ile yapıldığını belirterek davanın reddine, aksi takdirde ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmaya yönelik talebinin dayanağı olan davranışların açıklanmadığını, talebin dayanaksız olduğunu belirterek bu yönden davanın reddine karar verildiği; erkeğin, kadının adına kayıtlı taşınmazı kendi kız kardeşine bedelsiz olarak devretmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, taşınmazın satışının eski tarihli vekâletname yapıldığı, bu işlemin kadının haberi olmaksızın erkek tarafından mal kaçırma kastıyla yapıldığı, erkeğin kadına hakaret ettiği, fiziksel şiddet uyguladığı, erkeğin tam kusurlu, kadının kusursuz olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, sosyal inceleme raporu göze alındığında ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, baba ile küçükler arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar yararına takdir edilen tedbir nafakalarının karar tarihinden itibaren ayrı ayrı aylık 400,00 TL olarak ödenmesine, tedbir nafakasının karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, karar tarihindeki tarafların sosyal ekonomik durumları gözetilerek kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, kadının mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelendiğinden ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, davanın kabulü, nafakalar ve miktarları, velâyet, maddî ve manevî tazminatlar ve miktarları yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kusura ilişkin değerlendirmede hata yapılmadığı, çocukların velâyetinin anneye verilmesi, kadın ve çocuklar yararına tedbir nafakası ile yoksulluk ve iştirak nafakası takdir edilmesi ve miktarlarının hakkaniyete uygun olduğu, yine maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleştiği ve miktarlarının doğru olduğu anlaşıldığından usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, davanın kabulü, nafakalar ve miktarları, velâyet, maddî ve manevî tazminatlar ve miktarları yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; geçimsizlikte kusurun mevcut olup olmadığı, mevcutsa kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, takdir edilen miktarların hakkaniyete uygun olup olmadığı, tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, takdir edilen miktarların hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet düzenlemesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı ve 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 176 ncı, 182 inci maddesi, 327 nci, 328 inci, 330 uncu maddesi, 336 ıncı maddesi, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.