"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1409 E., 2022/2426 K.
KARAR : Başvurunun kabulüyle kısmen yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/156 E., 2021/174 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüyle kararın kaldırılarak kısmen yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının işe başladıktan sonra evde sürekli huzursuzluk çıkardığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, hakaret ve beddua ettiğini, yatakları ayırdığını, tarafların 1 yıldır ayrı yaşadıklarını, kadının erkeğin barışma girişimlerine olumlu karşılık vermediğini ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin son dönemlerde sürekli olarak ortak konutu terk ettiğini, kadını ve ortak çocukları yalnız bıraktığını, beraber yaşadıkları dönemde sürekli olarak kadını aşağıladığını ve ağza alınmayacak hakaretlerde bulunduğunu, kadınla ve ortak çocuklarla ilgilenmediğini ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin ortak konutun ihtiyaçlarını karşılamadığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, kadının da erkeğe hakaret ettiği, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, yasal şartları oluştuğu gerekçesiyle kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadının ortak çocuk Buket yararına talep etmiş olduğu tedbir nafakası hakkında ortak çocuğun ergin olması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, dosya içeriğindeki ekonomik ve sosyal durum araştırma sonuçları nazara alındığında kadının tedbir nafakası talebinin reddine, kadın tarafından usulüne uygun şekilde talep edilen bir yoksulluk nafakası istemi olmadığından kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
... erkek istinaf dilekçesinde; İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar yönünden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının ve erkeğin boşanma davalarında verilen boşanma hükümlerine karşı istinaf başvurusu olmadığından taraflar arasındaki boşanma hükmünün kesinleştiği, kadının 11.01.2021 tarihli duruşmada "ben boşanma istemiyorum. Karşı dava açmış isem de karşı dava nedeniyle boşanmak istemiyorum" şeklindeki beyanının davadan feragat niteliğinde olduğu, kadının karşı davasında feragat nedeniyle ret kararı verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu ancak tarafların davalarında verilen boşanma hükmü kesinleştiğinden bu durumun eleştirilmesi ile yetinildiği, kadının davadan feragat etmesi nedeniyle erkeğin kusurlu davranışlarını affettiğinin, en azından hoşgörü ile karşılandığının kabulünün gerektiği, kadına yüklenen hakaret kusurunun kadının istinaf başvurusunda bulunmaması nedeniyle kesinleştiği, bu durumda erkeğin kusursuz, kadının ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu, tam kusurlu kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesi ile erkeğin istinaf taleplerinin kabulüyle İlk Derece Mahkemesinin kusura ilişkin gerekçesinin düzeltilmesine, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ödenmesine dair verilen kararın kaldırılmasına, yeniden kısmen esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; kadının duruşmadaki beyanının feragat olarak nitelendirilmesinin hatalı olduğunu, erkeğin kusurlarının bu beyan ile affedilmediğini, söz konusu beyanın ön inceleme duruşmasındaki sulh ve arabuluculuğa davet kapsamında verilen bir beyan olduğunu, erkeğin kusursuz olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu ve kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu ileri sürerek kararın kusur belirlemesi ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının karşı davası yönünden boşanmak istemediğine dair duruşmadaki beyanın feragat olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği, dosya kapsamında erkeğin kusurlu davranışlarının affedilip edilmediği, kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 307 nci ve devamı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.