"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/520 E., 2023/553 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/809 E., 2023/11 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının hakaret ve tehdit ettiğini, şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, ters ilişki talep ettiğini, baskıcı olduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ÜFE oranında artırılmak üzere 1.500,00 TL yoksulluk, 1.500,00 TL iştirak nafakasına, 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata, dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının davalıdan aynen, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak 1.000,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davalı erkek vekili birleşen davada dava dilekçesinde özetle; kadının sadakatsiz olduğunu, birlik görevlerini yerine getirmediğini belirterek, davacının kusurlu olduğunu bu sebeple asıl davanın reddine, birleşen davada davanın kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına hakaret ettiği, ortak çocuğa hakaret ettiği, ortak çocuğa "ben senin baban değilim git babanı bul" şeklinde söz söylediği, kadının ise dava dışı .... isimli kişi ile ilişkisinin olduğu, yukarıda belirtildiği üzere bu sebeple dava dışı ....'nin zina maddesi gereğince eşinden boşandığı, kadının erkeğe hakaret ettiği, bu sebeplerle taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranması, erkeğe hakaret etmesi sebepleri ile ağır kusurlu, erkeğin ise kadına ve çocuğa hakaret etmesi sebebi ile az kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın ayrı ayrı kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına tarafların ortak çocukları ...'ın velâyetini anneye verilmesine, küçük ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına,kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın yararına hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar devamına, ortak çocuk yararına hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşene kadar devamına, karar kesinleştikten sonra aylık 750,00 TL iştirak nafakasına hükmedilen nafakanın her yıl TÜFE oranında artırılmasına, erkek yararına kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10.000,00 TL, 10.000,00 TL manevî tazminata, kadının ziynet alacağı talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, karşı davanın kabulü ve vekâlet ücreti yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesi, kusur tespiti, asıl davanın kabulü, ziynet alacağı davasının kabulü, hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin desteğini yitiren erkek yararına, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile ilgili bentlerin kaldırılmasına, erkeğe 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, sair istinaf taleplerinin reddine, ziynet alacağı davası yönünden istinaf başvurularının kabulü ile yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkek lehine hükmedilen tazminatlar, kendi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası, erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, boşanma davalarının kabulü kararının yerinde olup olmadığı, kadının yoksulluk ve tazminat taleplerinin reddi ile erkeğin tazminat taleplerinin kabulünün doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'e yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,30.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.