Logo

2. Hukuk Dairesi2023/44 E. 2023/3010 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kısa süreli evlilik nedeniyle yoksulluk nafakasına hükmedilmesine yönelik erkek tarafından yapılan itiraz.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, evlilik birliğinin kısa süreli de olsa kurulmuş olması ve kadının çalışmıyor olması gözetilerek, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle yoksulluk nafakasına hükmedilmesi doğru bulunarak, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/382 E., 2022/1394 K.

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/34 E., 2019/535 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın lehine 200,00 TL tedbir nafakası ile boşanma kararının kesinleşmesinden sonra 6.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde, davanın kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için 600,00 TL tedbir ve yoksulluk, 15.000,00 TL maddî ve 30.000,00 manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların resmi nikah kıyarak ortak hayatın kurulmasını düğün sonrasına erteledikleri ancak düğün alış verişi sırasında meydana gelen olaylar sonrası düğünün yapılamadığı ve ortak hayatın kurulamadığı, ortak hayatın kurulamamasının, tarafların birbirlerini yeterince tanımadan bir araya gelmeleri, birbirlerinin istek ve düşüncelerine karşılıklı olarak yeterince değer vermemeleri ve nihayetinde her iki tarafın ailelerinin tarafların ortak hayatı tesisinde yeterince yapıcı davranmamış olmasından kaynaklandığı bu durumda tarafların düğünün yapılmamasında ve ortak hayatın tesis edilememesinde eşit kusurlu oldukları, tarafların ekonomik sosyal durumu, kusur durumu değerlendirilerek nafaka ve maddî ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile her iki davanın da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kusur, maddî ve manevî tazminat ve nafakaya ilişkin taleplerinin reddine yönelik kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında kadının çalışmadığı, boşanma ile yoksulluğa düşeceği anlaşılmakla tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile kadının istinaf başvurusunun tedbir ve yoksulluk nafakası yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle dava tarihinden boşanma kararının kesinleşme tarihine kadar aylık 200,00 TL tedbir nafakası ile boşanma kararının kesinleşmesinden sonra kadın lehine 6.000,00 toplu yoksulluk nafakasına karar verilmiş, davalı-karşı davacı kadının sair istinaf taleplerinin ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- karşı davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğu, fiilen hiçbir şekilde evlilik birliği içerisinde olunmamış yalnızca kağıt üzerinde 1 haftalık evlilik için verilen nafakaların hakkaniyete uygun olmadığını, erkeğin 2018 yılından bu yana işsiz olduğunu, ailesinin yanında yaşadığını, hükmedilen toptan yoksulluk nafakasının oldukça yüksek olduğunu belirterek nafakalar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen nafakaları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 175 inci maddesi. 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci , 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.