"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/980 E., 2023/143 K.
DAVA TARİHİ : 27.08.2019 - 11.09.2019
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/551 E., 2021/216 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile boşanma ve fer'ilerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ile cevaba ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının, evlilik birliği görevlerini yerine getirmediğini, müvekkili ve ortak çocukla ilgilenmediğini, çocuğa kötü muamelede bulunduğunu, maddî olarak sorun çıkardığını ve beklentisinin yüksek olduğunu, müvekkiline ve ailesine küfür ve hakaret ettiğini, müvekkilini küçük gördüğünü, aşağıladığını, müvekkilinin ailesinin yanına gitmek istemediğini, kadının iddialarının asılsız olduğunu ve kabul etmediklerini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ile karşı dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin iddialarını kabul etmediklerini, erkeğin, ailesinin ihtiyaçları karşılamadığını, müvekkiline ve ortak çocuğa sürekli fiziksel şiddet uyguladığını, tehdit ve hakaret ettiğini, toplum içerisinde küçük düşürücü sözler söylediğini, psikolojik şiddet uyguladığını, müvekkilinin annesine de hakaret ettiğini, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını beyanla karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin asıl davasının reddine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve bu durumun süreklilik arz ettiği, evin ihtiyaçlarına ilgisiz kaldığı, kadının ise erkeğe karşı hakaret ve aşağılayıcı sözler söylediği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır kusurlu, kadının ise az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk lehine aylık 200,00 TL tedbir ve aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 500,00 TL tedbir ve aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin maddî ve manevî tazminat ile velâyet ve iştirak nafakası taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı-davalı erkek vekili,kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2. Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat miktarları, erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri ile kadının kabul edilen boşanmanın fer'i talepleri için vekâlet ücreti verilmemesi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; toplanan deliller ve dosya kapsamına göre, tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, boşanmaya neden olan olaylarda kadının az, erkeğin ise ağır kusurlu olduğu, kusur belirlemesinin doğru olduğu, asıl ve karşı davanın kabul edilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, kadın lehine takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakası miktarlarının makul olduğu, ortak çocuğun yaşı, sosyal inceleme raporunun kapsamı ve çocuğun üstün yararı gereğince velâyetin anneye verilmesine ilişkin kararın doğru olduğu, boşanma davalarında boşanmanın fer'isi niteliğindeki hükümler için ayrı vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği dikkate alınarak kadın lehine tek vekâlet ücreti verilmesinde bir isabetsizliğin bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin tüm istinaf itirazlarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştu
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı-davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, velâyet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî, manevî tazminat ve miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası ve maddî, manevî tazminat miktarları, erkeğin reddedilen boşanmanın fer'i talepleri ile kadının kabul edilen boşanmanın fer'i talepleri için vekâlet ücreti verilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davalarının ispatlanıp ispatlanmadığı ve kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesinin yerinde olup olmadığı, boşanmanın fer'i talepleri ile boşanmanın kabul ve reddedilen fer'i talepleri yönünden ayrıca vekâlet ücreti verilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddesi, 181 inci maddesi, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu ve 336 ncı madddesi; 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi
3.Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, özellikle kadının yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin tam kabulüne karar verildiğinin anlaşılmasına göre, davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuğun ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu husus gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafakası miktarı yönlerinden KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının, davalı-davacı kadın lehine iştirak nafakası miktarı yönlerinden BOZULMASINA,
3.Davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden davacı-davalı erkeğe yükletilmesine,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden davalı-davacı kadına iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.