"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/713 E., 2022/3231 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm
kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/649 E., 2021/981 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2018 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocukları olmadığını, erkeğin, birlik görevlerini ihmal ettiğini, bağımsız konut temin etmediğini, hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, baskıcı olduğunu, kadına ait ziynet eşyalarının da kadının elinden zorla alındığını, bozdurulduğunu ve iade edilmediğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 33.000,00 TL ziynet eşyası bedelinin erkekten alınarak kadına verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeğe aykırı olduğunu, kadının, sık sık ortak konutu terk ettiğini, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığını, kadına ait ziynet eşyalarının fiili birliktelik içerisinde kadının ihtiyaçları doğrultusunda bozdurulduğunu iddia ederek öncelikle davanın reddine karar verilmesini aksi kanaatte olunması durumunda ise erkek yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenen davacı ve davalı tanıklarının beyanlarının kabule elverişli olmayan sebep ve saiki açıklanmayan soyut ifadelerden ve aktarıma dayalı olduğu, davacı kadının haklılığını doğrular nitelikte olmadığı, evliliğin çekilmez hale gelmesine ilişkin vakıaların tanık beyanları ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine, kadın yararına aylık 150,00 TL tedbir nafakasına, davalı erkeğin tazminat taleplerinin reddine, ziynet eşyalarına ilişkin talebin ise verilen kesin süre içerisinde nispi harcın ikmal edilmediği gerekçesiyle talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, tüm dosya kapsamı ile haklılığın ispatlandığı, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarının az olduğu, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, kadına sürekli olarak fiziksel şiddet uyguladığı, birlik görevlerini ihmal ettiği, kendi ailesi ile birlikte köyde yaşamaya zorladığı, bu hususun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında kadın yararına maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği belirtilerek; davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 750,00 TL yoksulluk nafakası, 30.000,00 TL maddî tazminat, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu bir davranışının ispatlanmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından tazminata ve nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğu, koşulları oluşmadığı gibi miktarlarının da çok olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve hukuki nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi için gerekli şartların gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.