Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5296 E. 2024/1769 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kadının manevi tazminat talebinin reddi, maddi tazminat ve nafaka miktarlarının yetersizliği ile yoksulluk nafakası talebinin reddi hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kadının ağır veya eşit kusurlu olmadığı ve bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gözetilerek manevi tazminat talebinin reddine ilişkin karar bozulmuş, maddi tazminat, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası miktarlarına ilişkin temyiz itirazları ise reddedilerek karar bu kısımlar yönünden onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2588 E., 2023/767 K.

DAVA TARİHİ : 19.11.2020

KARAR : Başvurunun kabulüyle, yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/711 E., 2021/481 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili ve davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı erkeğin kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakasına ilişkin; davacı kadın vekilinin, maddi tazminat ve iştirak miktarına ilişkin istinaf talebinin kabulü ile bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ilgisiz olduğunu, ev işlerinde kadına yardım etmediğini, kadının ailesine gitmediğini, borçları nedeniyle ev eşyalarını sattığını, yalan söylediğini, fiilen 10 yıldır ayrı yaşadıklarını, suç işlemesi nedeniyle tutuklandığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin kadına verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle; maddî gücünün olmadığını, çocuğun kendisi ile yaşadığını, anlaşmalı olarak boşanmayı talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların on yıldır ayrı yaşadıkları, davacı kadın evde yokken müşterek hanede bulunan eşyaların bir kısmının haczedildiği, davalının davacıya kalan eşyalarını da alarak evden ayrılmasını söylediği, bu hadiseden sonra davacı kadın ve ortak çocuğun evden ayrılmak zorunda kaldıkları, tarafların bir araya gelmedikleri, bu haliyle erkeğin tam kusurlu sayıldığı anlaşıldığından davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 200,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuk yararına aylık 200,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesine, kadının kişilik haklarını saldırı teşkil eder durum olmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı erkek tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; reddedilen manevi tazminat, nafakalar ve maddi tazminatın miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında davalı erkeğin işsiz olduğu; davacı kadının ise düzenli olarak çalıştığı, aylık 8.506,80-TL gelirinin bulunduğu, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi koşullarının oluşmadığından erkeğin yoksulluk nafakasına yönelik istinaf itirazlarının kabulüne, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine; tarafların boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddi tazminatın miktarının az olduğu ve ortak çocuk 2006 doğumlu ...'in ihtiyaçlarına nazaran mahkemece takdir edilen iştirak nafakasının da az olduğu anlaşılmakla davacı kadının maddî tazminat ve iştirak nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne; çocuk yararına aylık 600,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 35.000,00 TL maddî tazminat takdirine dair yeniden hüküm tesisine, tarafların sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası ile maddî tazminatın miktarı, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadın yararına hükmedilen maddî tazminat ile tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası şartlarının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası , 175 inci maddesi, 330 uncu maddesi. 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanunun) 50 ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.4271 sayılı Kanunu'nun 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevî tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (4271 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 6098 sayılı Kanunun 50 ve 51 inci maddeleri) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevî tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının reddedilen manevî tazminat talebi yönünden BOZULMASINA,

2.Davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.