"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1691 E., 2023/437 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/1075 E., 2021/469 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesi ve dilekçeler teatisinde sunduğu dilekçelerde özetle; erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarının olduğunu, hakaret ettiğini, fiziksel, psikolojik ve cinsel şiddet uyguladığını, sapkın arzularına karşılık vermemesi üzerine tehdit içeren sözler söylediğini, kadının çalışmasına izin vermediğini, öfke kontrolü olmadığını, asabi ve kıskanç olduğunu, aile kurumuna önem vermediğini,çocukları ile hiçbir zaman samimi ilişki kurmadığını, çocukları üzerinde baskı kurmaya çalıştığını, Yaren'in boğazını sıkmak suretiyle boğmaya çalıştığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına asıl dava dilekçesi ile çocuk için her ay 10.000,00 TL tedbir, iştirak nafakası, davacı için her ay 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 10.000,00 TL maddî tazminat 1.000.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, birleşen davaya cevap dilekçesi ile ise davacı için 10.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasına, çocuk için aylık 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 1.500.000,00 TL maddî, 10.000.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde ve dilekçeler teatisinde sunduğu dilekçelerde özetle; eşinin psikolojik şiddet uyguladığını, kıskanç olduğunu, erkeği itibarsızlaştırdığını, darp iddiasının doğru olmadığını, kadının ailesine karşı sorumluluklarını yerine getirmediğini, geç saatlere kadar dışarıda kalarak fazla miktarda harcamalar yaptığını, evine ve çocuklarına zaman ayırmadığını, aile hayatını ailesine anlattığını, sürekli kendi ailesi ile birlikte olarak yazlık ve villada kendi ailesini ağırladığını,erkeğin ailesini dışladığını, çocukları babalarına karşı kışkırttığını, erkeğin özel eşyalarını çöpe attığını, Silivri'de bulunan villadaki eşyalara zarar verdiğini, eşyaların bir kısmını sattığını, maddî ve manevî olarak zarar verdiğini, onur kırıcı davranışlarda bulunduğunu belirterek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, 1.000.000,00 TL maddî, 5.000.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve hakaret ettiği, kadının kusurlarının ise ispatlanamadığı, evlilik birliğinin erkeğin tam kusurlu tutum ve davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığı
gerekçesi ile kadının davasının kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocuk Eren Aydın'ın velâyetinin davacı anneye verilmesine, velâyeti anneye verilen çocuk ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, kadın yararına aylık 4.000,00 TL tedbir nafakası ödenmesine, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, ortak çocuk yararına kullanılmak üzere aylık 3.000,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına,10.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, erkeğin boşanma, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, mal rejimi tasfiyesi davasının tefrikine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde tazminat miktarları, yoksulluk nafakası talebinin reddi, tek vekâlet ücretine hükmedilmesi yönlerinden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde ; kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, velâyet, tazminatlar, tedbir ve iştirak nafakası yönlerinden istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı-davalı kadın vekilinin İlk Derece Mahkemesinde talep edilmeyen, dosya Bölge Adliye Mahkemesinde iken talep edilen ev tahsis talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, ...'ın davalı-davacı erkek tarafınca tanık listesinde isminin belirtilmemiş olması, istinaf aşamasında bu tanığın dinlenmesinin talep edilmiş olması nedeniyle, bu tanığın dinlenmesinin usul ve yasaya uygun olmayacağı, davalı-davacı erkeğin davasının reddedilmesine rağmen davacı-davalı kadın lehine vekâlet ücreti verilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu, İlk Derece Mahkemesinin davalı-davacı erkeğe yüklediği kusurlu eylemlerin sabit olduğu, yaşanan geçimsizliğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olduğu, erkeğin kadına yönelik iddialarını ispat edemediği, tarafların, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, davalı-davacı erkeğin tam kusurlu olduğu dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî tazminat miktarının az olduğu, ortak çocuk ...'in inceleme tarihi itibariyle reşit olduğu, kadın için takdir edilen tedbir nafakası az olduğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre kadının emekli maaşı olmakla birlikte, emekli maaşının kendisini yoksulluktan kurtarmayacağı ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından davacı-davalı kadın yararına yoksulluk nafakası ödenmesine karar vermek gerektiği gerekçesi ile ilgili bentlerin kaldırılmasına, kadının ev tahsis talebi ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına, kadının vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulüne, kadın için yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca maktu vekâlet ücretinin erkekten alınarak kadına verilmesine, kadın lehine 200.000,00 TL maddî tazminat takdirine, ortak çocuk ...'in inceleme tarihi itibariyle reşit olması nedeniyle erkeğin velâyet talebi ve kişisel ilişki hakkında ve bu husustaki istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk için dava tarihinden itibaren başlamak üzere belirlenen aylık 3.000,00 TL tedbir nafakasının çocuğun reşit olduğu tarihe kadar devamına, kadın lehine Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 6.000,00 TL tedbir nafakası takdiri ile mükerrer olmamak kaydı ile erkekten alınarak kadına verilmesine, boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 6.000,00 TL yoksulluk nafakası takdirine, tarafların diğer istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili; tazminatların ve tedbir nafakasının miktarı, taşınmazın kadın yararına tahsisine karar verilmemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili; kusur belirlemesi, kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi, tazminatlar, tedbir ve yoksulluk nafakası kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davalarda taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının boşanma davasının kabulü ile erkeğin boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminat şartlarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci, 324 üncü, 327 nci, 328 inci, 329 uncu, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-davacı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı-davalı kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci madde hükümleri nazara alınarak, 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminatların miktarları yönünden davacı-davalı kadın yararına BOZULMASINA,
2.Davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının diğer temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'e yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran ...'e geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.