Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5322 E. 2024/3796 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin de davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat miktarı ve erkek lehine hükmedilen vekâlet ücretine itiraz edilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/842 E., 2022/3261 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2017/516 E., 2021/1118 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı- davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- davalı kadın vekili dava karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı erkeğin ailesinin kadına kötü sözler söylediğini, kötü davrandığını, hırsızlık ile suçladıklarını, ailesinin davranışlarından etkilenen davalı erkeğin ,müvekkilini küçümsediğini, soğuk davrandığını, eve düzenli gelmediğini, geceleri başka yerde kaldığını, ya da gece yarısı ya da sabahın çok erken saatlerde geldiğini, psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddet uyguladığını, müvekkilinin evde erkek sakladığını ima ederek evde delil aradığını, telefonuna el koyduğunu, çocuklara da psikolojik ve sözlü şiddet uyguladığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesini, ortak çocuklardan ... ve ... için aylık 500,00 TL ... için ise aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, kadının; ekonomik şiddet uyguladığını, tehdit ve hakaret ettiğini, asılsız ve yalan beyanlarla müvekkilinden şikayetçi olduğunu, müvekkiline bıçak ile saldırdığını iddia ederek kadının davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, ortak çocukların velâyetinin müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin; kadına ve çocuklara fiziksel şiddet, kadına ekonomik şiddet uyguladığı, güven sarsıcı davranışta bulunduğu kadının ise erkek eşe hakaret ve tehdit ettiği evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkek eşin ağır kusurlu olduğu boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararlarına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklardan ... ve ... yararına aylık 500,00 TL, ... yararına ise aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata, erkek eşin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı- davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, erkeğin davasının kabulü ve vekâlet ücreti, tazminatların miktarı yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince, kadının, erkek eşe hakaret ve tehdit ettiğinden bahisle kadının az kusurlu olduğu yönünde tespit yapılmış ise de erkek eşin tanığı Murat'ın beyanlarından tehdit eyleminin kanıtlanamadığı, mesaj içeriklerinin de kadın tarafından kabul edilmediği ve kadın hakkında yürütülen soruşturmada takipsizlik kararı verildiğinden kadın eşin tehdit ettiği kusurunun şüpheden uzak şekilde ispatlanamadığı, bu iddianın kadına kusur izafe edilmesinin doğru olmadığı, erkek eşe yüklenen kusurların gerçekleştiği ve istinaf etmeyerek kesinleştiği, erkeğin kesinleşen kusurlarının yanında kadının yakınlarını arayarak "alın kızınızı götürün, istemiyorum" sözleri ile sabit olduğu üzere bu maddî vakıanın erkek eşe yüklenmesi gerektiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlarına göre de erkek eşin ağır kadının ise az kusurlu olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; kadının kusur belirlemesine ve tazminatların miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile kusur belirlemesi gerekçesinin düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata ve tarafların sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı- davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının kabulü kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve erkek lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve erkek lehine hükmedilen vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci 323 üncü ve 326 ıncı maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,174 üncü maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.