Logo

2. Hukuk Dairesi2023/5455 E. 2023/4049 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı-davacı erkeğin açtığı boşanma davasının reddine ve davacı kadına hükmedilen tedbir nafakasının miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki evlilik birliğinin devamına imkan vermeyecek derecede bir geçimsizliğin bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa kusurun kimde olduğu hususlarının Bölge Adliye Mahkemesince yeterli derecede araştırılmadığı ve dosyadaki tüm deliller değerlendirilerek karar verilmediği gözetilerek, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/705 E., 2023/1295 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/87 E., 2022/989 K.

Taraflar arasındaki tedbir nafakası ve boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tedbir nafakası davasının kabulüne, boşanma davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre asıl davada hüküm altına alınan ve temyize konu edilen yıllık toplam nafaka miktarı 36.000,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davalı- davacı erkek vekilinin tedbir nafakası davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı- davacı erkek vekilinin boşanma davası yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.... kadın tedbir nafakası dava dilekçesinde özetle; davalının haksız bir şekilde evin geçim yükümlülüğünü yerine getirmediğini bu nedenle müvekkilinin zor durumda olduğunu belirterek, aylık 3.000,00TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep dava etmiştir.

2. ... kadın karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin iddialarının hem gerçeğe, hem hakkaniyette ayrı olduğunu, erkeğin açmış olduğu boşanma davasını kabul etmediklerini, müvekkilinin eşini sevmekte olduğunu, eşinin evin geçim yükümlülüğünü yerine getirmemesinin yüzünden zor duruma düşmeleri sebebiyle nafaka davalarının kabulüne karar verilmesini, haksız karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında evlilik birliğinin fiilen sona erdiğinin, müvekkilinin birarada yaşadıkları dönemde ailesinin ve çocuklarının tüm ihtiyaçlarını karşıladığını, kendisine düşen görevleri yerine getirdiğini, gerçek dışı beyan ve ithamlarla kadının evlilik birliğini temelinden sarstığını belirterek, tedbir nafakasına yönelik asıl davanın reddine, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların ayrı yaşadıkları, erkeğin şehir dışında çalıştığından çocuklar ve evle kadının ilgilendiği, erkeğin Sinop'ta öğretim görevlisi olarak çalıştığı dönemde haftasonları ...'a geldiği, erkeğin ...'a geldikten sonra ayrı eve çıktığı, son 2 yıldır eve gelmediği, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, erkeğin kadına bağırdığı, kadına ''salak,mal, gerizekalı, dangalak" şeklinde sözler söylediği, güven sarsıcı davranışta bulunduğu, erkeğin, kadının oturduğu evi sattığından evin elektriğinin kesildiği, bu yüzden kadının kiraya çıkmak zorunda kaldığı, kadının kayın validesinin üstüne yürüdüğü, kayın validesine küfür ve hakaret ettiği, kadının erkeğe " şerefsiz, annene git, annene ağzının payını ver" ve "şerefsiz, sen böyle yaptın, böyle yaptın" ve " ben inanmam Hasan bana yetmiyor, başkasına yetmez" şeklinde sözler söylediği, erkeğe saldırdığı beyan etmişler ise de erkek tarafından bu vakıalara dayanılmadığından bu vakıaların kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, erkeğin, kadının herhangi bir kusurunu ispatlayamadığı, erkeğin son iki yıldır eve gelmediği, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, kadının davasını ispatladığı, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, nafakanın niteliği ve özellikle davalının tespit edilen mevcut gelir durumu, hakkaniyet ilkesi göz önüne alınarak kadının açtığı önlem nafakası davasının kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kadın tarafından açılan önlem nafakasına ilişkin asıl davanın kısmen kabulüne, kadın için aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının (önlem nafakası) asıl dava tarihinden itibaren tahsilde tekerrür olmamak şartıyla erkekten alınarak kadına ödenmesine, erkeğin karşı boşanma davasının reddine, kadın için hükmedilen aylık 1.000,00TL tedbir nafakasının asıl davada hükmedilen tedbir nafakası ile tahsilde tekerrür oluşturmayacak şekilde karşı dava kesinleşinceye kadar aynen devamına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. ... kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen nafaka miktarının yetersiz olduğu gerekçeleri ile tedbir nafakasının miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları sebebiyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, karşı davanın reddi kararının doğru olmadığına, kadının tedbir nafakası davasının kabulünün hatalı olduğu gerekçeleri ile tüm yönlerden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında ... kadın yararına takdir edilen tedbir nafakasının az olduğu gerekçesi ile ... kadının istinaf isteminin kabulüne, ilgili bentlerin kaldırılmasına, kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, diğer yönlerden dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı-davacı erkeğin istinaf istemlerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı- davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı- davacı erkek vekili; taraflar arasında geçimsizlik nedeninin kadının davranışlarından kaynaklandığını, müvekkilin, halen eğitim hayatına devam eden çocuğunun eğitim masraflarını karşıladığını, bunun yanında önceki aşamada evlendirdiği çocuğunun düğün masrafları için çektiği kredinin taksitlerini de ödemeye devam ettiğini, hükmedilen nafaka miktarının az bulunmasının ve boşanma davasının reddinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; boşanma davasının reddi ve tedbir nafakasının miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı-davacı erkek tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma istemine ilişkin karşı davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik varsa kusurun kimden kaynaklandığı, karşı davada kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakasının miktarı ile karşı boşanma davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı- davacı erkek vekilinin asıl davada hükmedilen tedbir nafakasına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davalı-davacı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;

.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.