"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/68 E., 2023/1090 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/430 E., 2021/694 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerinin kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediğini, duygusal şiddet uyguladığını, ailesinin eve gelmesini istmediğini, çocuklara şiddet uyguladığını, ekonomik, cinsel ve sosyal şiddet uyguladığını belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir, iştirak nafakasının, 1.000,00 TL tedbir, yoksulluk nafakasının, 150.000,00 TL manevî, 100.000,00 TL maddî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek cevap dilekçesinde özetle davacının iddialarını inkar ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalının evin giderlerine katılmadığı, davacının ailesi de görüşmesini kısıtladığı, "Telefonla konuşuyorsunuz neyinize yetmiyor, telefonla konuşturduğunuza şükredin" dediği, davacıyı tehdit ettiği, davalının bu kusurlu eylemleri nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, velâyeti anneye verilen çocuklar için 14.01.2021 tarihli ara kararıyla takdir edilen ortak çocuk ... için aylık 350,00 TL, ... için aylık 300,00 TL tedbir nafakalarının karar kesinleşinceye kadar devamına, bu nafakaların karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına, davacının çalıştığı, sosyal güvencesi olduğu gerekçesi ile davacının maddî tazminat talebinin reddine, davalının eylemleri davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu gerekçesi ile 15,000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili, maddî tazminat talebinin reddi, manevî tazminat ve nafakaların miktarları, davacı için talep edilen tedbir ve yoksulluk nafakası talepleri hakkında karar verilmemesi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı erkek vekili, hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince, "davacının çalıştığı, sosyal güvencesi olduğu" gerekçesiyle maddî tazminat talebinin reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu, davacı kadın yararına takdir edilen manevî tazminat miktarının az olduğu, ortak çocuklar ... ve ... için hükmolunan iştirak nafakasının miktarının az olduğu, davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası istemlerinin reddine karar verilmesi gerekirken bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesinin hatalı olduğu, sömestr tatili içerisinde kurulan kişisel ilişkinin başlangıç ve bitiş gün ve saatinin belirtilmemesinin infazda tereddüte yol açacak nitelikte olduğu gerekçeleri ile davacı kadın vekilinin, kadının reddedilen maddî tazminat talebi, kadın lehine hükmedilen manevî tazminat ile ortak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının miktarı ve kadının tedbir ve yoksulluk nafakası istemlerine yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kadının reddedilen maddî tazminat talebi, kadın lehine hükmedilen manevî tazminat ile ortak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının miktarı ve kadının tedbir ve yoksulluk nafakası istemleri yönünden kaldırılmasına, bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm tesisine. 35.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, velâyeti anneye verilen ortak çocuklar ... ve ... için boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere ayrı ayrı aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, davalı erkek vekilinin kişisel ilişki düzenlemesine yönelik istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kişisel ilişki düzenlemesi yönünden kaldırılmasına ve bu yönden yeniden esas hakkında hüküm tesisine, velâyeti anneye verilen ortak çocuklar ile davalı baba arasında; her ayın 2. ve 4. hafta sonları cumartesi saat 10,00'dan ertesi gün saat 17,00'ye kadar, Ramazan ve Kurban Bayramlarının ikinci günü saat 10,00'dan ertesi gün saat 18,00'e kadar, her yıl öğrenciler için ön görülen sömestr tatilinin başlamasını takip eden ilk pazartesi günü saat 10.00'dan aynı haftanın devam eden pazar günü saat 18.00'e kadar ve her yıl 1 Temmuz saat 10,00'dan 30 Temmuz 17,00'ye kadar görüşmelerinin sağlanmak suretiyle kişisel ilişki kurulmasına, taraf vekillerinin sair hususlara ilişkin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı erkek vekili, hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davacı kadın vekili; tazminat ve nafaka miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabul edilmesi ve kadın lehine tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, tazminat ve nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Borçlar Kanunu`nun (6098 sayılı Kanun) 50 ve 51 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir .
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3. 4721 sayılı Kanun' un "Geçici önlemler" başlıklı 169 uncu maddesinde, "Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır." hükmü düzenlenmiştir. O halde; 4721 sayılı Kanun' un 185 inci maddesinin üçüncü fıkrası eşlerden her birinin diğerine yardımcı olmak zorunda olmasına, diğer yandan aynı kanunun 186 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca da eşlerin birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlığı ile katılmak zorunda bulunmalarına göre tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken kadının tedbir nafakasının reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) ve (3) numaralı paragraflarda belirtildiği üzere maddî tazminatın miktarı ve tedbir nafakası yönünden davacı kadın yararına BOZULMASINA,
2. Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı erkek vekilinin tüm, davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıran davacıya geri verilmesine,
Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,11.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.