"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/971 E., 2023/972 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/51 E., 2023/169 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlere karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin belli bir zaman sonra yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sanki evli değilmişcesine, eşi ve çocukları yokmuş gibi yaşamaya başladığını, evini, eşini ve çocuklarını maddî ve manevî olarak ihmal ettiğini, eve geç gelmeye başladığını ve sonrasında da alkol almaya başladığını, ailesinin bazı üyeleri tarafından psikolojik baskıya maruz kaldığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ederek evi terk ettiğini, müvekkiline ait altınları aldığını ve geri vermediğini, müvekkilinin ekonomik sıkıntılar çektiğini, neredeyse haftanın her günü arkadaşları ile vakit geçirdiğini, ortak çocuğun erkeğin başka bir kadınla olan çıplak resmini gördüğünü, bu durumu müvekkiline anlattığını, taraflar arasında mal paylaşımı hususunda sorunlar olduğunu beyan ederek, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin müvekkiline verilmesini, ortak çocuk için aylık 3.000,00 TL nafaka, müvekkili için aylık 2.500,00 TL nafaka ve 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata yasal faizi ile birlikte hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; tarafların daha öncesinde anlaşmalı boşanma konusunda anlaştıklarını, ancak ortak çocuğun sınavından sonra boşanacağına ilişkin müvekkiline not bıraktığını, kadının iddialarının doğru olmadığını, müvekkilinin kadın tarafından evden kovulduğu için evi terk etmek zorunda kaldığını, yapmadığı olayları yapmış gibi anlattığını ileri sürerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların uzun yıllardır ayrı yaşadıkları, taraflar birlikte yaşarlarken erkeğin eve geç geldiği, dışarıda fazla vakit geçirdiği, sık sık alkol kullandığı, ailesine vakit ayırmadığı, hastalığında kadına destek olmadığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ortak çocuğu ... dava devam ederken ergin olduğu gerekçesiyle tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği boşanmalarına, ortak çocuk ...'ın ergin olması nedeniyle velâyeti hususunda karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk lehine hükmedilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının çocuğun ergin olması nedeniyle kendiliğinden ortadan kalktığının tesipitine, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın lehine yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL maddî ve 45.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kusur belirlemesi, hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları ile reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatların yerinde olmadığını ileri sürerek kusur belirlemesi, boşanma davasının kabulü, tazminatlar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin Hukuk Muhakemeleri Kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı, kadının emekli olduğu ayrıca çalıştığı, tedbir ve yoksulluk nafakalarının reddine ilişkin verilen kararda isabetsizlik olmadığı, ancak tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle kadının istinaf başvurusunun tazminatların miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın için kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin, tüm kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; müvekkilin kusurlu olmaması nedeniyle gerek boşanma davasının gerekse boşanma davasının fer'î niteliğinde olan maddî ve manevî tazminat davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne ve istinaf mahkemesince maddî ve manevî tazminat miktarlarının artırılmasına karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürerek kusur belirlemesi, boşanma davasının kabulü ve tazminatların miktarı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulünün yerinde olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.