"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1093 E., 2023/1080 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nevşehir Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/804 E., 2023/237 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin, sürekli kadını boşanmakla tehdit ettiğini, ilgisiz davrandığını, işkolik olduğunu, sürekli evden kovduğunu, devamlı eski eşinden bahsettiğini, facebook da eski eşiyle fotoğraflarının bulunduğunu, otelde kalmaya zorladığını, sürekli telefonda vakit geçirdiğini, oyun oynadığını, hastalandığında ilgilenmediğini, hamileyken ilgilenmediğini, kardeşinin aşağılamasına sessiz kaldığını, düşük yaptığında ilgilenmediğini, başka kadınlarla mesajlaştığını, küfür ettiğini, ailesinin evliliğe müdahil olduğunu, her şeyi ailesine anlattığını, evlilik birliğinden doğan hiçbir sorumluluğunu yerine getirmediğini, kadını ve doğması muhtemel bebeklerini önemsemediğini, fikir ve taleplerine değer vermediğini, çeşitli dönemlerde yaşanan tartışmalar esnasında kadını darp ve tehdit ettiğini belirterek evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle birlikte 250.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının takıntılı, inatçı, aşırı kıskanç olduğunu, sürekli telefonda vakit geçirdiğini, erkeği annesinden, çalışanlardan, kardeşlerinden kıskanır bir hal sergilemiş olup muska yazdırdığını, büyü yapılmış olarak getirdiği şekeri otel çalışanı vasıtasıyla erkeğe yedirmeye giriştiğini, aşağıladığını, temizlik yapmadığını, ilaçlarını düzenli kullanmadığını, psikolojik sorunları olduğunu belirterek karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek lehine 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin, evlilik birlikteliği için bağımsız konut sağlamaktan imtina ettiği, kadının otele yerleştikten sonra kalmak istemediğini ve evde kalmak istediğini belirtmesine rağmen tarafları otelde yaşamak durumunda bıraktığı ve bunun yanında iş ve özel hayatını ayıramayıp kadına vakit ayırmadığı, kadına şiddet uyguladığı ve kadının oğlu olan tanık ...'e de bizzat söylediği, tarafların birlikte işleyecek hale getirdikleri ve çalıştıkları oteli kadına danışmadan ve rızasını almadan annesine devrettiği, bu hususun özellikle tanık ...'in beyanı ile sabit olduğu, kadına yönelik "...Beni katil etme..." şeklinde tehdit içerikli sözler söylediği ve son olarak tarafların otelde birlikte kaldıkları odayı kilitlediği ve kadına "...İstemiyorum geri gelme..." dediği, kadının da erkeğe karşı iş ve sosyal hayatına müdahale edecek şekilde aşırı kıskançlık gösterdiği, hakaret ettiği ve erkeğe okunmuş şeker yedirmeye çalıştığı, hocalara gittiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.700,00 TL tedbir nafakasına, boşanmakla yoksulluğa düşeceğinden kadın lehine aylık 2.000,00 TL yoksulluk nafakasına, yasal koşulları oluştuğundan kadın lehine 70.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, erkeğin manevî tazminat talebinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi tarafından taraflara izafe edilen kusurların gerçekleştiği, ancak toplanan deliller ve alınan tanık beyanları dikkate alındığında, erkeğe "...Otelde birlikte yaşadıkları haneden kadını kovduğu, kardeşinin kadını tehdit etmesine sessiz kaldığı..." vakıalarının da kusur olarak yüklenmesi gerektiği, belirlenen bu kusurlu davranışlar neticesinde yine de erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesiyle kadın vekilinin kusura yönelik istinaf talebinin kabulüne, kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve beklenen menfaatlerin kapsamı birlikte değerlendirildiğinde kadın lehine hükmedilen tazminatların az olduğu gerekçesiyle kadın vekilinin bu yönlere ilişkin istinaf talebinin kabulüne, kadın lehine yasal faiziyle birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, kadın vekilinin diğer, erkek vekilinin ise tüm istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafakalar ve tazminatlar, erkeğin manevî tazminat talebinin reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davaların kabulü, boşanma davasında kusurun kimden kaynaklandığı, nafakalar ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.