"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/700 E., 2023/1296 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/693 E., 2022/981 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerinin kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin davacı kadına fiziksel, ekonomik, psikolojik şiddet uyguladığını, aldattığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, cimri olduğunu belirterek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının ve faizi ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, nafakalara her sene TEFE-TÜFE oranında arttırım yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek süresinde verdiği cevap dilekçesinde davacıyı sevdiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı erkeğin davacı kadını dövdüğü, fiziksel şiddet uyguladığı, davalının davacıya karşı "senin mercimek kadar aklın, kesme şeker kadar aklın var, kafan bir şeye çalışmıyor, git yüzünü yıka, sen ne biçim kadınsın, tuvalettekinden senin ne farkın var", "senin beynin küçük beyinsiz, sen anlamazsın, kafan çalışmaz, sen ne biçim kadınsın" şeklinde sözler söylediği, davalının davacıya hakaret ettiği, aşağılayıcı sözler söylediği, davalının sinirlendiğinde evdeki eşyaları kırdığı, davacıyı dövdüğü, davalı erkeğin kızı çalışmaya başlayınca davacının maddî ihtiyaçlarını karşılamadığı, davalı erkeğin erkek isim ile kadınları telefonuna kaydettiği, telefonda ve sosyal medyada kadınlarla görüştüğü, tanık ...'in" ..ben ...'e bir bayanla ilişkisi olduğunu öğrendiğimi söyledim ... de "ağabey pişmanım bir daha yapmayacağım" şekildeki beyanından davalı kocanın başka kadınla ilişkisi olduğu, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğinin anlaşıldığı, tanık beyanlarının bir kısmının duyuma dayalı ve soyut beyanlar olduğu, itibar edilemeyeceği, tüm dosya kapsamı itibariyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, boşanmanın meydana gelmesinde ağır kusurlu olarak kabul edilen davalı erkeğin boşanma ile yoksulluğa düşecek, kendisini yoksulluktan kurtaracak nitelikte geliri bulunmayan davacıya ekonomik gücü oranında nafaka ödemesi gerektiği, kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına, davacı kadın için hükmedilen 700,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar aynen devamına, boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren, aylık 700,00 TL nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, tahsilde tekerrür olmamak şartıyla hükmedilen nafakanın davalıdan alınarak davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, hükmedilen nafakanın her yıl TÜİK tarafından belirlenen ÜFE-TÜFE oranında artırılmasına, 70.000,00 TL maddî tazminatın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 70.000,00 TL manevî tazminatın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili; tazminatlar ve tedbir nafakası miktarları yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı erkek vekili hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, nafakalara infazda tereddüt oluşturacak şekilde hangisinin esas alınacağı açıkça belirtilmeden ÜFE-TÜFE oranında artırım yapılmasının doğru görülmediği, kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olduğu gerekçeleri ile tarafların istinaf istemlerinin kısmen kabulüne, hükmün 2, 3 ve 4 nolu bentlerinin kaldırılmasına, yerlerine gerekçeye uygun aşağıdaki şekilde yeni bentler oluşturulmasına, yerine yeni bent oluşturulmasına karar verilmeyen hüküm fıkralarının aynen muhafazasına, davacı kadının tedbir nafakası isteminin kısmen kabulü ile; dava tarihinden itibaren ve tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile boşanma hükmü kesinleşinceye kadar davacı kadın için aylık 700,00 TL tedbir nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı kadının yoksulluk nafakasına yönelik isteminin kısmen kabulü ile boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesinden itibaren aylık 700,00 TL yoksulluk nafakasının davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, söz konusu nafaka miktarına kararın kesinleştiği tarihi takip eden yıllarda TÜİK’in yayınladığı yıllık ÜFE oranında artış uygulanmasına, davacı kadının maddî tazminat isteminin kabulü ile 100.000,00 TL maddî tazminatın boşanmaya ilişkin hükmün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, davacı kadının manevî tazminat isteminin kabulü ile, 100.000,00TL manevî tazminatın boşanmaya ilişkin hükmün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili, hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulünün doğru olup olmadığı, kadın yararında maddî ve manevî tazminat ile nafaka koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu`nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.