Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6177 E. 2024/4223 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur dağılımı, tazminat taleplerinin kabulü, çocukların velayeti ve nafaka miktarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1137 E., 2023/1100 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/606 E., 2022/255 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin sürekli fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, sürekli ekonomik şiddet uyguladığını, evin giderlerine katılmadığını, aile bireylerine yükümlülüklerini yerine getirmediğini, çocuklarıyla ilgilenmediğini, eşiyle ilgilenmediğini, öldürmekle tehdit ettiğini, annesinin etkisiyle hareket ettiğini, ailesinin evliliğe karıştığını, ailesiyle görüşmesine engel olduğunu, aile fertlerine onur kırıcı sözler söylediğini, annesinin şiddet uyguladığını, son olayda hakaret ettiğini, şiddet uyguladığını, kayınvalidenin kıyaslama yaptığını, babam istedi diye seninle evlendim, babam öldüğünde seni boşayacağım şeklinde sözler söylediğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annesine verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; eş ve çocuklara sürekli şiddet uyguladığını, eş ve çocuklara sürekli psikolojik şiddet uyguladığını, ev alınması konusunda baskı yaptığını, çocuğu eve almayarak ceza verdiğini, ev alınmazsa boşanırım ya da çocukları göstermem diye tehdit ettiğini, ev işlerini yapmadığını, yemek, temizlik, ütü işleriyle ilgilenmediğini, sorumluluklarını yerine getirmediğini, eş ve çocuklarıyla ilgilenmediğini, çocukların bakımlarıyla ilgilenmediğini, televizyon ya da telefonla ilgilendiğini, çocuğa tablet ya da telefon verdiğini, çocukların öğretmenleriyle, bakıcılarıyla sürekli tartışma yaşamasından dolayı zor duruma düşürdüğünü, şoförle kavga ettiğini, sürekli eş ve çocuklara sinirli ve asabi davrandığını, eşe, çocuklara ve erkeğin ailesine sürekli hakaret ettiğini, ayrı odada kaldığını, psikolojik sorunlardan dolayı tedaviden kaçındığını, erkeğin aile ve akrabalarının eve gelmesini istemediğini, kadının ailesinin evliliğe sürekli müdahale ettiklerini, ailesinin etkisiyle hareket ettiğini, sürekli ailesine maddî olarak destek olduğunu, ailesinin tarafların boşanmalarını istediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, 4 yıldır maaşını eşinden gizli biriktirdiğini, eve katkı yapmadığını, çocukları göstermemekle tehdit ettiğini ve 4 aydır çocukları göstermediğini, evi terk edip gittiğini iddia ederek asıl davanın reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babasına verilmesine, erkek yararına 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile birbirine hakaret eden tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu oldukları, taraflar yararına tazminat koşulları oluşmadığı, çocukların üstün yararı gereğince velâyetlerinin annelerine verilmesi gerektiği, velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu, çocuklar yararına iştirak nafakası koşulları oluştuğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin annelerine verilmesine, baba ile çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 600,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-karşı davalı kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ile nafaka miktarı yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-karşı davacı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, velâyet ile tedbir-iştirak nafakaları yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflara verilen kusurların sabit olduğu, erkeğin, kadına birden fazla kez şiddet uyguladığının sabit olduğu, her ne kadar son şiddet olayından sonra taraflar yaklaşık bir ay kadar aynı evde yaşamış iseler de erkeğin çocukları tanık ...'un evinden alarak götürmesi nedeni ile kadının çocuklarının arkasından ortak haneye gittiği dolayısıyla açık bir af iradesinin olmadığı, evliliğin de bu olaydan sonra kısa sürdüğü, erkeğin başkaca kusurunun ispatlanamadığı, kadının, eş ve çocuklara asabi davrandığı, erkeğin ailesinin ortak haneye gelmelerini istemediği tanık beyanlarıyla sabit olduğu halde bu hususlarda kadına kusur verilmemesinin hatalı olduğu, kadının başkaca kusurunun ispatlanamadığı, geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluştuğu, tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının az olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının diğer yönlerden usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata, çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakasının Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle ayrı ayrı aylık 750,00 TL olarak belirlenmesine, iştirak nafakası olarak devamına, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar velâyet ile tedbir-iştirak nafakaları yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, karşılıklı boşanma davası olup, uyuşmazlık, asıl davanın kabulü, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına tazminata hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarlarının dosya kapsamına, hakkaniyete, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına uygun olup olmadığı, ortak çocukların velâyetinin annesine verilmesinin çocukların üstün yararına, yaşına, gelişimine uygun olup olmadığı, çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarının tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun ihtiyaçlarını karşılamaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 182 nci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu, 335 inci ve 336 ncı maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.