Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6247 E. 2024/2816 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Edinilmiş mal niteliğindeki taşınmazın alımında davacı tarafın kişisel malı olan ziynet eşyalarının kullanılıp kullanılmadığı ve davalıya ait araç ve taşınmazın babası tarafından alınıp bağışlandığı iddiasıyla kişisel mal olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafın ziynet eşyalarının taşınmazın alımında kullanıldığı, davalı tarafça aksinin ispatlanamadığı, davalının babası tarafından taşınmaz ve aracın alındığı iddiasının da ispatlanamadığı, yerel mahkemece ziynet eşyalarının değeri, taşınmazın değeri ve katkı payı oranı ile davacının alacağının doğru hesaplandığı, terditli davalarda tek vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1017 E., 2023/286 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 4. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2015/951 E., 2020/1046 K.

Taraflar arasındaki değer artış payı ve katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 20.06.2005 tarihinde evlendiklerini, Gaziosmanpaşa 4.Aile Mahkemesi'nin 2013/302 Esas sayılı dosyası ile boşanma davasının devam ettiğini, evlilikleri içerisinde İstanbul ili, .... ilçesi, ... Mah. ... mevki, 10070 parselde kayıtlı bulunan 2 nolu bağımsız bölümü satın aldıklarını ve davalı adına tapuda kayıtlı olduğunu, bu evin kendi ziynet eşyaları ve ailesinden aldıkları borç ile satın alındığını, evin alımına katılan altınlar ve borcun bildirdiği şekilde toplam 52.481,00 TL olup altınların Lüleburgaz'da bulunan ... Kuyumculukta bozdurulduğunu, evin 85.000,00 TL'ye alınıp 30.000,00 TL çeşitli bankalardan kredi çekilip halen kredileri ödediğini, bunun dışında 2013 yılında 39 LH 510 plaka sayılı aracı satın aldıklarını ve davalının üzerine kayıtlı olduğunu açıklayarak, mal rejiminin tasfiyesine karar verilerek, 85.000,00 TL değerindeki evin alımında 52.481,00 TL kişisel malının katkısı, bu ev için hala kredi geri ödemesi yaptığından dolayı boşanma davasının açıldığı 08.04.2013 tarihinden sonra yaptığı kredi geri ödemelerinin de eklenerek, ev üzerindeki kişisel malının oranlamasının yapılarak, karar tarihine en yakın değeri üzerinden bu oranlamanın tatbiki ile ev üzerindeki kişisel mallarının ve mal rejiminden kaynaklanan alacağının belirlenerek, terditli olarak, öncelikle bu taşınmazın alımındaki kişisel mallarının ve oranının ve bu ev için hala kredi geri ödemesi yaptığı hususlarının ve gene ayrıca boşanma davasının temelinde, davalı eşinin başka kadınlarla olan hukuka ve ahlaka aykırı yakınlaşmasının neden olduğu hususları dikkate alınarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 226 ncı maddesi gereği üstün hakkının kabulü ile İstanbul Gaziosmanpaşa ... mah .... mevkili 10070 parselde kayıtlı bulunan zemin kat 2 nolu bağımsız daire üzerindeki davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tapuya tesciline karar verilmesini, Mahkemece üstün yararının kabul görmemesi halinde belirlenecek yasal hissenin yasal faiziyle birlikte tasfiyesine karar verilmesini davalı adına kayıtlı bulunan 39 LH 510 plakalı araç üzerinden de karar tarihine en yakın değer üzerinden alacağının belirlenerek yasal faiziyle birlikte tasfiyesine karar verilmesini, kötü niyetli olarak mal kaçırma hareketleri içinde bulunan davalının bu taşınmazı bir başkasına devretmesinin engellenmesi için araç ve taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı vekili 14.10.2020 tarihli dilekçesi ile araç bakımından 14.500,00 TL, taşınmaz bakımından 178.930,00 TL değer artış payı, 55.535,00 TL katılma alacağı olarak toplam 248.965,00 TL'nin faiziyle davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki boşanma davasının devam ettiğini, davacı tarafın iddialarının yersiz olduğunu, zira davaya konu edilen taşınmazın müvekkilinin babası İsmail tarafından müteahhit ... adlı şahıstan 85.000,00 TL bedel karşılığında satın alındığını, taşınmazla ilgili olarak müvekkili ile .... arasında 22.11.2009 tarihinde adi şekilde satış sözleşmesi yapıldığını, taşınmazın ödemelerini ise müvekkilinin babası İsmail tarafından 3 adet senet karşılığında ödendiğini, senetlerin; 15.12.2009 vade tarihli ve 25.000,00 TL bedelli 1 adet Senet, 05.12.2009 vade tarihli ve 25.000,00 TL bedelli 1 adet Senet, 10.01.2010 vade tarihli ve 30.000,00 TL bedelli 1 adet Senet olduğunu, senetlerin bedelleri ödendikten sonra davaya konu evin müvekkili adına tescil edildiğini, zaten müteahhit ... adlı şahısın da boşanma davasının devam etmiş olduğu Gaziosmanpaşa 4.Aile Mahkemesi'nin 2013/302 Esas sayılı dosyasında tanık olarak aynı şekilde ifade verdiğini, dolayısıyla evin alımında davacı tarafın hiç bir katkısı bulunmadığını, davaya konu edilen taşınmazın, edinilmiş mal olmayıp tamamen müvekkilinin kişisel malı olduğunu, davacı tarafın katılma alacağı ve değer artış payı isteme hakkı bulunmadığını, tarafların düğününde hem müvekkiline hem de davacı tarafa takılar ve paralar takıldığını, davacı tarafa 16 tane bilezik takılmış olup bu bileziklerin 10 tanesinin zaten müvekkili tarafından eşine takıldığını, geri kalan bileziklerin ise akrabalar tarafından takılmış düşük ayarlı bilezikler olduğunu, evlendikten sonra 2005 Eylül ayında Gebze'den İstanbul'a taşınan tarafların İstanbul'da da iki defa kiraya çıktıklarını, bir kısmını bu süreçteki taşınma işi için harcamış olup geri kalan takıların ise ortak konutta çalındığını, evin tescil tarihinin 13.01.2010, takıların çalınmış olduğu tarihin ise 02.01.2012 olduğunu, yani evin alımından sonra altınların çalındığını, dolayısıyla evin alımında altınların katkısı olduğunun fiilen de imkansız olduğunu, davacı tarafın, kesinlikle davaya konu taşınmazın edinilmesi, korunması ve iyileştirmesi için çekmiş olduğu kredi bulunmadığını, varsa bile kendi kişisel ihtiyacı için çekmiş olduğunu, zira boşanma davasının açılmış olduğu 08.04.2013 tarihinden sonra tarafların ayrı yaşamaya başladıklarını, davaya konu edilen ... plakalı aracın tamamen müvekkilinin kişisel malı olduğunu, iş bu aracı da yine babası...'ün müvekkiline aldığını, taşınmazın tamamı müvekkili adına kayıtlı olup ortak mülkiyete tabi olmadığından davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyada aldırılan bilirkişi raporlarının içeriği ve varılan sonucun hükme esas alınabilecek nitelikte görüldüğünden, tüm dosya kapsamı,bilirkişi raporları ve trafik ve tapu kayıtları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki mal rejiminin boşanma davasının açıldığı 08.04.2013 tarihi itibari ile sona erdiği, yargılama çerçevesinde taşınmazın ve aracın değeri ve katkı payı yönünden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi tarafından yapılan hesaplama uygun bulunduğundan rapor doğrultusunda katılma alacağı taleplerinin kabulüne karar verildiği, davacının mal rejiminin tasfiyesi sonucunda oluşan hakkının kişisel bir hak niteliğindeki alacak hakkı olup ayın (mülkiyet) istenemeyeceğinden, davacı vekilinin tapu iptali yönündeki taleplerinin reddine karar verildiği gerekçesi ile davacının tapu iptali ve tescil taleplerinin reddine, davacının katılma alacağı talepleri yönünden davasının kabulü ile İstanbul İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 10070 Parsel, Zemin Kat, 2 Nolu Bağımsız Bölümdeki taşınmaz yönünden, 178.930,00- TL değer artış payı alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 55.535,00 TL Katılma Alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, ... Plakalı Araç yönünden, 14.500,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafınan istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın müvekkilinin babası tarafından verilen 3 adet senet karşılığında alındığını, taşınmazın müvekkilinin kişisel malı olduğunu, evin alımında davacının hiç bir katkısının olmadığını, tanık beyanları ile taşınmazın müvekkilinin babası tarafından alındığının sabit olduğunu, davacıya takılan ziynetlerin bir kısmının evlilik birliği içerisinde bozdurulduğunu, kalan kısmının ise çalındığını, taşınmazın alımında kullanılmadığını, aracın da müvekkilinin babası tarafından alındığını, tapu iptal tescil yönünden de davanın reddedildiğini buna rağmen yararlarına vekâlet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehlerine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava konusu taşınmazın ve aracın edinme tarihi itibarıyle davalının edinilmiş malı olup edinilmiş bir malda, bir eşin diğer eşe ait bir malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun karşılık almaksızın katkıda bulunması halinde bu durumun ispatı suretiyle değer artış payı (katkı payı) alacağı talep edebileceğine, davacının dava dilekçesinde bildirdiği bir kısım ziynet eşyalarının bozdurularak evin alımında kullanıldığı gerek davacı tarafça sunulan belgeler ve bu belgelerle örtüşen davacı tanık beyanları, gerekse davalının 11.04.2017 tarihli duruşmadaki beyanı ile sabit olduğuna, bozdurulan ziynet eşyalarının başka şekilde sarf edildiği de davalı tarafça ispat edilemediğine, yine davacının kişisel malının satımı suretiyle davaya konu evin alımına katkıda bulunduğu dosya kapsamı ile sabit olup davalı tarafça taşınmazın ve aracın parasının babası tarafından ödendiğine ilişkin iddiası da dosya kapsamına göre ispat edilemediğine göre, yerel mahkemece ziynetlerin edinme tarihindeki değerinin, taşınmazın taraflarca bildirilen edinme tarihindeki değerine oranı suretiyle değer artış payı oranının belirlenip, değer artış payı oranının tasfiye tarihindeki sürüm değeri ile çarpılarak değer artış payı alacağının ve taşınmazın sürüm değerinden davacının değer artış payı alacağı düşüldükten sonra kalan miktarın yarısının davacının katılma alacağı olarak hesaplanması ve aracın güncel değerinin yarısının katılma alacağı olarak hesaplanması suretiyle davacının alacağı belirlenerek yazılı şekilde karar verilmesinde ve terditli davalarda kural olarak tek bir vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden tapu iptali talebinin reddi nedeniyle davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde de bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde öne sürdükleri sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının hatalı olduğunu belirterek hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, edinilmiş mal niteliğinde olan taşınmazın alımında, davacı tarafın kişisel malı niteliğinde olan ziynetlerin kullanıp kullanılmadığı, taşınmaz ve aracın davalının babası tarafından alınarak bağışlanmak sureti ile kişisel mal niteliğinde olup olmadığı, değer artış payı ve katılma alacağının miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 inci maddesi, 235 inci maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.