Logo

2. Hukuk Dairesi2023/6385 E. 2024/3061 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararında, delillerin toplanıp değerlendirilmesi, usul işlemler ve kanunun uygulanması yönünden bir isabetsizlik bulunmadığı, kusur belirlemesi, velayet, nafaka ve tazminat takdiri hususlarında da herhangi bir hukuka aykırılık tespit edilemediği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/663 E., 2023/978 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 15. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/82 E., 2023/12 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine, karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ilgisiz, özensiz olduğunu, aşağıladığını, evin ihtiyaçlarını karşılamadığını, kişisel bakımına dikkat etmediğini, tutarlı bir iş hayatının olmadığını, abisi ile birlikte kurduğu şirketi daha sonra kadına devrettiğini ve onun üzerinden işleri yürütmeye başladığını ve kadını borçlandırdığını, erkeğin abisinin kadına tokat attığını ve erkeğin buna sessiz kaldığını iddia ederek asıl davanın kabulü karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının sürekli sinirli bir yapısının olduğunu, erkeğin Ankara 7. Aile Mahkemesi'nin 09.01.2018 tarih 2018/20 D.iş sayılı dosyasından terk ihtarı gönderdiğini, kadının ortak çocuk ...'yı sopayla dövdüğünü, kadın hakkında başlatılan icra takiplerinin şahsen adına çıkarttığı kredi kartı borçlarına ilişkin olduğunu, tarafların aralarının bozulmasının nedeninin erkeğin maddî durumunun bozulmasından kaynaklandığını iddia ederek davanın reddine aksi takdirde ortak çocuklardan Hamza'nın velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, erkek yararına 140.000,00 TL maddî ve 140.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 07.05.2019 tarih ve 2018/328 E 2019/419 K sayılı kararı ile; erkeğin kadına karşı baskı kurduğu, aşağıladığı, başkası ile görüştüğüne dair ithamda bulunduğu, ev ile maddî olarak ilgilenmediği, kadının kusurunun ispatlanamadığı anlaşıldığından asıl davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, çocukların velâyetinin babaya verilmesine, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir ve aylık 350,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının evlilik birliğinden beklediği menfaatleri zarara uğradığından ve kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, karşı davanın reddine, erkeğin yoksulluk, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 11.01.2022 tarih ve 2019/1956 E 2022/19 K sayılı kararı ile; erkeğin usulüne göre açılmış bir boşanma davası da bulunmadığı, karşı davasıyla ilgili maktu harç yatırdığına göre, talep edilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları üzerinden nispi peşin harç noksanlığının tamamlanması için erkeğe süre verilmesi, harç noksanlığının tamamlanması halinde karşı davası yönünden hüküm kurulması gerekirken açıklanan yönde işlem yapılmadan, erkeğin karşı dava dilekçesinde boşanma talebi bulunmadığı halde hüküm kurulmasının doğru olmadığı anlaşılmakla davalı-davacı erkeğin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, sair istinaf taleplerinin incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına karşı baskı kurduğu, aşağıladığı, başkası ile görüştüğüne dair ithamda bulunduğu, ev ile maddî olarak ilgilenmediği anlaşıldığından erkeğin tam kusurlu olduğu bu haliyle asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, sosyal inceleme raporu nazara alınarak ortak çocuk ... 'un yaşı, sağlıklı, bedensel, duygusal, ruhsal ve sosyal gelişiminin devamı için velâyetinin davacı anneye, diğer ortak çocuk ...nin ise aynı gerekçelerle velâyetinin davalı babaya verilmesine, velâyeti davacı anneye verilen ortak çocuk ... yararına aylık 500,00 TL tedbir ve 700,00 TL iştirak nafakasına, kadının mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelendiği ve kadının kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 250,00 TL tedbir ve 350,00 TL yoksulluk nafakasına, karşı dava yönünden nispi harç yatırması için kesin süre verilmesine rağmen süresinde harcın yatırılmadığı, 15.09.2022 tarihli celsede karşı davanın işlemden kaldırıldığı, işlemden kaldırılmasından sonra erkek tarafından nispi harcın yatırılarak eksikliğin tamamlanmadığından karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, karşı davanın açılmamış sayılmasına, kusur değerlendirmesi, velâyet, nafakalar ve tazminatlar yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu itibarla; İlk Derece Mahkemesi kararında gösterilen gerekçeler ile kusura ilişkin yapılan değerlendirmede ve kadının boşanma davasının kabulüne ve erkeğin karşı davasının açılmamış sayılmasına karar verilmesinde, maddî ve manevî tazminat takdir edilmesinde ve takdir edilen tazminatların miktarında, çocuğun velâyetinin anneye verilmesinde, kadın ve çocuk yararına tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası takdirinde ve miktarında herhangi bir isabetsizlik görülmediğinden erkeğin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, karşı davanın açılmamış sayılmasına, kusur değerlendirmesi, velâyet, nafakalar ve tazminatlar yönlerinden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, ortak çocuk ...'un velâyetinin annede kalmasının çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 ıncı maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 323 üncü maddesi, 327 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 335 inci 336 ıncı maddeleri, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.