"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2051 E., 2023/927 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/139 E., 2022/364 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile vekâlet ücreti yönünden yeninden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı dava dilekçesinde özetle; Gaziantep ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, Pafta no:147, Ada no:120, Parsel no:766'da kayıtlı 1704/190 arsa paylı ve 16 bağımsız bölüm nolu taşınmazın 17.08.2005 tarihinde ... adına kayıt olduğunu, adı geçen taşınmazın 06.04.2018 tarihinde ... tarafından kendisinden habersiz Türkiye Ekonomi Bankası tarafından 500.000,00 TL karşılığı danışıklı olarak ipotek yapıldığını, dava konusu taşınmazın ilk edinme tarihi olan 2005 tarihinden bu yana eşi ile birlikte ortak konut olarak kullandıklarını, eşi ile uzun zamandır sıkıntı yaşadıklarını, kendisinden boşanmak için hazırlık içinde olduğunu, mal kaçırmak derdine düştüğünü, yapılan işlemlerin gerçek bir işlem olmadığını, asıl amacın mal kaçırmak olduğunu, yapılan ipoteğin bütünüyle kanuna aykırı olduğunu, kendisinin açık rızasının alınmadığını belirterek taşınmazın üzerine konulan ipoteğin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı 14.02.2020 tarihli dilekçe ile taşınmazın cebri icra yolu ile davalı bankanın talebi doğrultusunda satıldığını, 6100 sayılı Kanun'un 125/1-b maddesi gereğince davaya tazminat davası olarak devam edilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça açılan davanın diğer davalı ile anlaşmalı olarak ipotekli taşınmazın satış sürecini uzatmak için açıldığını, davaya konu ipoteğin davacı ...'ten alınan muvafakatın banka çalışanı huzurunda alındığını, bu hususun adli tıp kurumuna imza incelemesi yapıldığı takdirde açıkça anlaşılacağını, davacının dava dilekçesinde belirtmiş olduğu hususların gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Gaziantep İcra Dairesi 2019/43810 sayılı icra dosyasında davaya konu taşınmazın, 02.01.2020 tarihli ihale ile 3. kişi ...'a ihale edildiği ve ihalenin kesinleştiği, davacının 17.02.2020 tarihli dilekçe ile, 6100 sayılı Kanun'un 125 inci maddesinin 2 nci fıkrası gereğince ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulması talepli davasını, dava konusu taşınmazın satışı yapılmakla tazminat davasına dönüştürmeyi talep ettiği, malik olmayan eşin, aile konutunda ayni bir hakkı bulunmadığı, kişisel hakkı olduğu, bu hakkın, taşınmazın parasal değerinin, taşınmazı devralan üçüncü kişiden istemeyi içermediği, ancak, ipotek tesisine ilişkin sözleşmenin hükümsüzlüğünün kanıtlanması halinde, ipoteğin kaldırılmasına karar verilebileceği, davacının dava konusu taşınmazın değerini talep etme hakkı bulunmadığı, kaldı ki; Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi 22.06.2021 tarihli raporu ile muvafakatnamede davacı adına atılı imzanın ...'ün eli ürünü olduğu hususunu bildirir kanaat raporu sunulduğu gerekçesi ile davanın reddine, davalı ... ve davalı banka yararına ayrı ayrı 42.050,00 TL vekâlet ücretine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddedilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu ancak davacının ipoteğin kaldırılması istemli davasında ipotek tesis ettiren davalı eş ile lehine ipotek tesis edilen davalı banka arasında mecburî dava arkadaşlığı bulunduğu, davanın red edilmesi halinde iki ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı, Mahkemece, her iki davalı için tek vekâlet ücreti hükmedilerek 42.050,00 TL vekâlet ücretinin davalılara eşit oranda verilmesine karar verilmesi gerekirken (27.6.1956 tarihli ve 2/14 sayılı İçt. Bir. Kararı.) her iki davalı için ayrı ayrı vekâlet ücreti verilmesi yerinde görülmediği gerekçesi ile davacının vekâlet ücretine ilişkin istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili kısmınn kaldırılmasına, davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifi uyarınca belirlenen 42.050,00 TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, davacı tarafın sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu edilen taşınmaza konulan ipoteğe davacı eşin muvafakatının bulunup bulunmadığı, davacı yararına tazminata hükmedilmesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 190 ncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,16.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.