"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/930 E., 2023/939 K.
KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ardahan 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2021/74 E., 2022/137 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların aralarında şiddetli geçimsizlik meydana geldiğini, bu geçimsizliklerin tamamen erkeğin kusurundan kaynaklı olarak meydana geldiğini, erkeğin göstermiş olduğu olumsuz tavırlara karşı çoğu zaman sessiz kalmaya çalıştığını, erkek eşin gün geçtikçe daha kötü hal aldığını, erkeğin evdeki huzursuzlukları daha da arttığı için evliliklerinin çekilmez hale geldiğini, evlilik birliğinden beklenen amaç ve yarar davalının kusurundan kaynaklı olarak azalmadığı gibi artarak devam ettiği için ortak yaşamın imkansız hale geldiğini, çocukların küçük olması nedeniyle velayetinin kendisine verilmesini, tüm bu nedenlerle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı-karşı davalı kadın vekili 20.12.2021 tarihli ıslah dilekçesinde tarafların boşanmaları ile velâyeti verilecek her bir çocuk bakımından dava tarihi itibariyle ayrı ayrı 1.000,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 1.000,00 TL geçici tedbir nafakasına hükmedilmesine, boşanma halinde yoksulluk nafakası olarak devam ettirilmesine. 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, hükmedilecek tazminatlar bakımından dava tarihi itibariyle faiz yürütülmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek ekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, eşine fiziksel şiddet uyguladığını belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuklar ... ve ...'nin velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk ...'ın velâyetinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklar ... ve ... yararına ayrı ayrı aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına ıslah tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 400,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 5.000,00 TL maddî ve 5.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, hükmün tamamı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının dava ve ıslah dilekçesinde vakıaya dayanmadığı gerekçesiyle erkeğe kusur yüklenemeyeceği belirtilerek istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadının davasının da reddine, taraf vekillerinini sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, asıl davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı ve kadının davasının kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeler Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesi, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle erkeğin davasının reddinin kesinleşmesi sonrasında verilen feragat dilekçesinin hukuki sonuç doğurmadığının anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.