Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7119 E. 2024/5391 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin zina yaptığı iddiasının ispatlanıp ispatlanmadığı ve davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin zina eyleminin ispatı için dosyada yeterli ve kesin delil bulunmadığı, zina iddiasını destekleyen mesaj kayıtları ve tanık beyanlarının zina boyutunda olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/661 E., 2023/1377 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Buldan Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/171 E., 2021/403 K.

Taraflar arasındaki Boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle ;davalının evlilik birliği içinde başka bir kadınla gayrimeşru ilişki yaşadığını, zina yaptığını, ....'nin müvekkilime küfür, hakaret içerikli mesajlar gönderdiğini ve davalı ile olan ilişkinin detaylarını anlattığını, bu zina ilişkinin halen devam ettiğini bu nedenle de tarafların fiilen ayrıldıklarını, olayda zinanın tarafı olan .... davalı ile cinsel ilişki yaşadıklarını ve halen de devam ettiğini açıkça mesajlarında belirttiğini, davalının ekonomik durumunun çok iyi olduğunu, davacının ise herhangi bir mal varlığı olmadığını, iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) öncelikle 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, mümkün olmaması halinde 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk Safure için aylık 600,00 TL ... için aylık 500,00 TL tedbir -iştirak nafakasına hükmedilmesini, 750,00 TL tedbir -yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, nafakaların üfe oranında artırılmasına, 100.000,00 TL maddî tazminat ile, 100.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesin karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle ;davacının kendi kusurlarını ört bas etmek amacıyla dava yolunu seçtiğini, davacı tarafın ev eşyalarını ve ortak çocuklarını alarak evi terk ettiğini, kendisinin çok kıskanç olduğunu bu nedenle sürekli tartışma yaşandığını, yine davalının bir takım kimselerle ilişkisi olduğunu iddia etmekte ancak söz konusu iddianın asılsız ve dayanaksız olduğunu, davalı kıskançlığında verdiği etki ile husumetli olduğu kişi ile yaşadığı sorunlardan ötürü müvekkili suçladığını, mesaj kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenip bu konuda rapor düzenlenmesini, ayrıca mesajların yeterli delil olmadığını, bunların yanında somut kesin delillerin zorunluluğunu, zina olayının mevcut sayılabilemsi için en önemli koşulun cinsel ilişkinin varlığının kesin veya güçlü bir karineyle kanıtlanmasını, velâyet konusunun pedagog marifetiyle SİR aldırılmasını, müvekkilinin sol tarafı %50 felç olup doğru düzgün çalışamadığını bu nedenle istenen fahiş tazminat miktarlarınına itiraz ettiğini, davacının tüm taleplerinin reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Buldan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2021/69 Esas, 2021 /131 Karar sayılı ilamında katılanın ..., Sanığın .... olduğu ve katılana karşı işlediği hakaret suçundan cezalandırılmasına karar verildiği ve sanık ....'nın soruşturma evresinde dosyaya sunduğu beyanında ...'nun eşi ... ile birlikte olduklarını açık açık beyan ettiği , davacı tanıkları da davacının ailesinden sağ kalan en yakın kişiler olması, tarafların evliliklerini en iyi bilebilecek durumda olmaları, ayrıca davalının birlikte olduğu kadın olan ....'nin tanıkları da dahil ederek davalı ile olan ilişkileri ile ilgili konuştuğu mesajlaştığı ve bunları davacıya iletmelerini ve davacının, davalı ile kendisi arasından çekilmesini iletmesini istemesi, davalı ile ....'nin ilişkilerini davacının duymasını istediği hususları ve tanıklar ile .... arasında geçen diyaloglar, davacı tanıklarının beyanlarını ...'nin savcılık dosyasına verdiği beyan da doğrulaması nedeniyle davacı tanıklarının beyanlarına itibar edildiği, tanık beyanlarından ve ....'nin Savcılığa verdiği beyan dilekçesi dikkate alındığında; davalı erkek ile .... arasındaki zina ilişkisinde eylemin dava açılana kadar hatta dava açıldıktan sonrada devam ettiğinin sabitt olduğu , zina nedeniyle açılan boşanma davalarında; dava açma süresi zina eyleminin süre gelen eylemlerde, son eylemin bittiği tarihten itibaren başlayacağı davacı kadın, her ne kadar erkeğin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışını daha önce öğrenmiş olsa da davalı erkeğin ... ile birlikte yaşamasının devamlılık arz ettiği ve dava tarihinde devam ettiği hatta dava açıldıktan sonra bile devam ettiği ....'nin ceza dosyasına verdiği yazılı beyanından ve davacı tanıklarının beyanlarından anlaşıldığı, zina için öngörülen altı aylık sürenin son eylem tarihinden başlayacağı davalı vekilinin itirazı bu nedenlerle yerinde görülmediği , dinlenen davalı tanıkları sadece davalının babası ile birlikte yaşadığı, devecilikle uğraştığı, develerin babasına ait olduğunu beyan etmişler ise de davalı tanıklarının tarafların evlilik hayatı ile ilgili bilgisinin olmaması ve ....'nin davalı ile birlikte oldukları yerin deve damı olduğunu beyan etmesi hususları da dikkate alındığında davalı tanıklarının beyanlarına itibar edilmediği ve zina hukuki sebebine dayanan boşanma davasının kabulü koşulları oluştuğu, davacının kusursuz, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu, davalı erkeğin boşanmaya neden olan yoğun seviyedeki sadakatsizliği, birlikte olduğu kadın ....'nin karısına ve karısının akrabalarına ilişkilerinin ve cinsel hayatlarının ayrıntılarını anlatarak davacının çok kötü günler geçirmesine sebep olacak boyutlara varan duyarsız davranış biçimi şeklindeki kusurlu davranışları aynı zamanda davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik sosyal durumları,davalının kusurlu davranışlarının niteliği, davalı erkeğin düzenli gelir getiren iş sahibi olup davacı kadının ise herhangi bir gelirinin bulunmaması, evliliğin sona ermesi nedeniyle yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı kanunun 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine baba ile yatılı kişisel ilişki kurulmasına, aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine kararın kesinleşmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına, ortak çocuk Safure için aylık 500,00 TL ortak çocuk Esila için aylık 400,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, 50.000,00 TL maddî tazminat ile 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle ;Gerekçeli kararın yasal süresi içerisinde yazılmadığını, zina iddiasının ispat edilemediğini, hak düşürücü süreden sonra dava açıldığını, tanıkların davacının kardeşi ve yeğeni olduğu, davacının ... ile husumeti olduğunu beyanla zinaya dayalı davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve velayet bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmediği, hükmün usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle ;İstinaf kararının gerekçesiz olduğunu, İlk Derece mahkemesi gerekçeli kararının yasal süresi içerisinde yazılmadığını ,zina iddiasının ispat edilemediğini, hak düşürücü süreden sonra dava açıldığını, tanıkların davacının kardeşi ve yeğeni olduğu, davacının ... ile husumeti olduğunu beyanla zinaya dayalı davanın kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve velayet bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadın tarafından açılan boşanma davasında erkeğin zina olgusunun ispatlanıp ispatlanmadığı, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı, velâyet, kabul edilen maddî tazminat, manevî tazminat, nafakalar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı,161 inci maddesi, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci, 327 nci, 328 inci, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Kanun 50 ve 51 inci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama ve toplanan delillerden erkeğin dava dışı .... isimli kadınla zinasının ispatlandığı ve davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı gerekçesiyle kadının zinaya dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiş, hükmün davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine istinaf incelemesi yapan Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Somut uyuşmazlıkta İlk Derece Mahkemesince her ne kadar erkeğin zina eyleminin gerçekleştiği kabul edilmiş ise de dosyanın yapılan incelemesinden; dava dışı ....'nin davacı kadına, davalı erkek ile birliktelik yaşadığına dair mesajlar attığı, bu hususta tanık Melahat ve ... ile telefonda ve yüz yüze görüştüğü, görüşmede ilişkinin detaylarını atlattığı, ilişkiye dair dosya kapsamında ikili arasında geçen mesaj veya fotoğraf bulunmadığı, gerçekleşen olayların zina boyutunda olmadığı, zinanın varlığının her türlü şüpheden uzak delillerle ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında kadının davasının zina hukuksal nedenine dayalı olarak kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı erkek yararına ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının davalı erkek yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.