Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7149 E. 2024/3807 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, maddi ve manevi tazminat ile nafaka taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tarafların beyanları değerlendirilerek, davalı erkeğin evlilik birliğini temelden sarsan davranışlarda bulunduğu ve davacı kadının kusursuz olduğu kanaatine varılarak, ilk derece mahkemesinin boşanma, maddi ve manevi tazminat ile nafaka hükümlerinin yerinde olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1343 E., 2023/1836 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erbaa 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/429 E., 2023/14 K.

Taraflar arasındaki Boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının yükümlülüklerini yerine getirmediğini, sürekli olarak borçlandığını, borçlarından sonradan heberdar olduğu, eşine yatırması için verdiği bağkur prim bedellerini yatırmayıp harcadığını, borçları kendisinin ödediğini, davalının ailesinden kalan mirası borçları sebebi ile bitirdiğini, davacıya ailesinden kalan mirastan pay alması konusunda baskı uyguladığını , bu sebeple çıkan tartışma sonucu davalının ortak konutu terk ettiğini , iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, 1.500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, kararın kesinleşmesi halinde nafakanını yoksulluk nafakası olarak devamına karar verilmesini, 50.000,00 TL maddî tazminat ve 50.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilemesine karar verilmesini talep etmiştir. talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle ;kazancını davacıya verdiğini, davacının sigorta başlangıcını kendisinin yaptırdığını, primleri ödemek için davacının kendisine para vermediğini, Erbaa' ya taşındıktan sonra 3.5 yıl Antalya ilinde çalıştığını, aldığı ücretin tamamına davacıya gönderdiğini, davacının kendisini ortak konuttan kovduğunu, davacının dayandığı olayların eski tarihli olaylar olduğunu, maddî tazminat talebi konusunda iş mahkemelerinin görevli olduğunu, davacının nafaka ve tazminat taleplerini karşılayacak meddi gücü olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı erkeğin sürekli olarak bankalara ve farklı şahıslara karşı borç altına girdiği, davalı erkeğin kime karşı ve ne miktarda borç altına girdiği konusunda davacı kadına bilgi vermediği, bu hususu davacı kadından gizlediği, davacı kadının söz konusu borçların ödenmesi için alacaklıların takibine uğradığı, davacı kadının söz konusu borçları kendi çalışması sonucunda elde ettiği gelir ve kendisine ait taşınmazı satması sonucunda elde ettiği gelir ile ödediği, davalı erkeğin evi terk ettiğinin sabit olduğu, bahsedilen vakıaların evlilik birliğini temelinden sarsacak vakıalar olduğu, davalı erkek tarafından cevap dilekçesinde bahsedilen vakıaların ispatlanması hususunda bir delil sunulmadığı, bu nedenle davacı kadına evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusur atfedilmesinin mümkün olmadığı, bahsedilen vakıalar nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olarak kabul edilmesi gerektiği, davacı kadının ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan bir vakıaya sebep olmadığı anlaşıldığından kusursuz olarak kabul edildiği , boşanmaya sebep olan vakıalar nedeniyle davacı kadının kişisel haklarının saldırıya uğradığı, tarafların kusurları, sosyal ve ekonomik durumları, eylemin ağırlığı ve olayın özelliği ve hakkaniyet ilkesi ile davacı kadının gelir getiren herhangi bir işte çalışmadığı, davalı erkeğin ise emekli olduğu, davacı kadının çalışmaması nedeniyle boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği ve bu nedenle yoksulluk nafakasının yasal şartlarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, aylık 500,00 TL tedbir yoksulluk nafakasına, 30.000,00 TL maddî tazminat ile 30.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine kara rverilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar, yargılama giderleri ve bu kapsamda vekâlet ücreti yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle ;tanık beyanlarının yönlendirilmiş ve taraflı olduğunu ,kusur belirlemesi, emekli olduğunu belediyenin konuk evinde kaldığını, maddî tazminat, manevî tazminat ve nafaka bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, maddî tazminat, manevî tazminat, nafakalar ve miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci, 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.