Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7272 E. 2024/5152 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka, tazminat, ziynet alacağı ve yargılama giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/998 E., 2023/1589 K.

KARAR : Kısmen kabul ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/493 E., 2023/177 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, kadının ziynet alacağı isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekilince kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve ferileri, ziynet eşyası alacağının kabul edilen kısmı,davalı-davacı kadın vekilince erkeğin davası, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarları, ziynet eşyasının reddedilen kısmı, yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönlerinden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Dosya içeriğine göre kabul edilen ziynet alacağı bedeli olan 85.441,00 TL ve ziynet alacağının reddedilen kısmı olan 60.595,00 TL'si taraflarca aleyhe olan yönlerden temyiz edilmiş olup, bu miktarların Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca kesinlik sınırı olarak belirlenen 238.735,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; taraf vekillerinin kabul ve reddedilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçelerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davacı-davalı erkek vekilinin temyiz dilekçesinin reddi dışınd kalan ve davalı-davacı kadın vekilinin tüm yönlerden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların I4 yıldır evli bulunduklarını, ortak iki çocuklarının bulunduğunu, davalı ile aralarında geçimsizlik olduğunu, evlilik birliğinin kendi açısından tamamen bittiğini evlilik birliğini daha fazla uzatmak istemediğini boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı-davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesinde; tarafların son 4 senedir ayrı yattıklarını, kadının yatağı ayırdığını, defalarca ortak konutu tek ettiğini, müvekkilini rencide edici ve hakaret içerikli mesajlar attığını , sosyal ve maddi hayatını denetim altına almaya çalıştığını, kıskanç biri olduğunu,eş ve çocukları öldürmekle, kendisine zarar vermekle, bileklerini kesmekte tehdit ettiğini, yeğeni ve ailesi ile yakın akraba ve dostlarını arayarak iftira niteliğinde suçlamalarda bulunduğunu ve mesajlar attığını, müvekkilini evden kovduğunu, tüm eşyaları alarak evi terk ettiğini belirterek esas davanın kabulü ile karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; sorunların erkeğin eşine ve çocuklarına yönelik aile birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını, sık sık müşterek çocuklara ve müvekkiline fiziki ve psikolojik şiddet uyguladığını, kadınlık onuruna hakaret ve tehditlerde bulunduğunu çocuklardan Hayrunnisa'nın da babasının baskılarına maruz kaldığını, davalının evlilik birliğinin başlangıcından itibaren ailesinden kendisiyle ilgili konuları gizlediğini, evlendikten bir süre sonra erkeğin icra dosyaları olduğunu eve gelen haciz memurları vasıtasıyla öğrendiğini, evlilik birliği içerisinde güvensizlik yaratacak hareketlerde bulunduğunu, müvekkilinin erkeğin telefonuna yeğeninin telefon numarasından gelen evlilik birliği ile bağdaşmayacak mesajlara şahit olduğunu "o ahlaksız karından korktun", "karın yokken kedi gibi peşimde olan adam mısın sen korkundan cevap bile yazamıyorsun", paranı bile alamadın değil mi", "bitanem benim beni de o kadar mutluyum ki çok güzel bir rüya gibiydin doyamadığım" mesajlar geldiğini, fiziksel şiddet de uyguladığını hakaret ettiğini, eşinin yeğeniyle olan mesajlaşmalarına şahit olması sonrası, erkek ve yeğeni tarafından kendisine psikolojik ve fiziki şiddet uygulandığına çocukların şahit olduğunu belirterek, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin anneye bırakılmasına, ortak çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak, kadın yararına 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin kadına karşı şiddet uyguladığı, bir çok defa küfür ve hakaret ettiği, öldüreceğim diye tehdit ettiği, Reyhan isimli kişi ile aralarında mesajlaşmalar sonrasında taraflar arasında tartışma yaşandığı, Reyhan isimli kişi ile davalı kadın arasında yaşanan olaylarda davacının eşinin yanında olmadığı ve zorla eşini bu kişiden özür dilettiği, kadının ise cinci diye tabir edilen hocalara giderek muska yaptırdığı belirterek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, velayeti anneye verilen müşterek çocuk ile baba arasında; şahsi ilişki tesisine, velayetleri davacı anneye verilen müşterek çocuklar için dava tarihinden itibaren takdir edilen aylık 400,00 er TL tedbir nafakasının karar tarihi olan 21.02.2023 itibaren aylık 750,00 şer TL ye yükseltilerek 1.500,00 TL tedbir nafakasının anneye ödenmesine, kararın kesinleşmesinden itibaren müşterek çocuklar Hayrunisa için aylık 1.000,00 TL, ... için aylık 1.000,00 TL olmak üzere toplam 2.000,00 TL iştirak nafakasının anneye ödenmesine, kadın yararına dava tarihinden itibaren takdir edilen aylık 600,00 TL tedbir nafakasının boşanmanın kesinleşmesi tarihine kadar aynen devamına boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının ödenmesine, kadın yararına 30.000,00 TL maddi tazminat ile 30.000,00 TL manevi tazminatın kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine, kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile belirtilen ziynetlerin aynen iadesine olmadığı takdirde toplam 98.140,00 TL bedelin iadesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı-davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve ferileri, ziynet eşyası alacağının kabul edilen kısmı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davası, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarları, ziynet eşyasının reddedilen kısmı, erkek ağır kusurlu olduğundan erkeğin davası yönünden hükmedilen yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı-davalı erkek vekilinin ziynet alacağı davasına yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle ziynet alacağı davasının kısmen kabul ve kısmen reddine, davalı-davacı kadın vekilinin tüm, davacı-davalı erkek vekilinin sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı-davalı erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve ferileri, ziynet eşyası alacağının kabul edilen kısmı yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davası, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarları, ziynet eşyasının reddedilen kısmı, erkeğin boşanma davasında hükmedilen yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının ve erkeğin boşanma davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin kusur belirlemesine göre belirlenmediğine göre erkeğin davasının kabulü nedeniyle kadın aleyhine hükmedilen yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 182 nci, 330 uncu, 331 inci ve 336 ncı maddeleri. 6100 sayılı Kanun'un 323 üncü, 326 ncı, 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı banka vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı-davacı erkek vekilinin ziynet alacağının kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davacı-davalı kadın vekilinin ziynet alacağının kısmen reddine ilişkin hükme yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

3.Taraf vekillerinin sair hususlara yönelik temyizinin incelenmesine gelince; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.