"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/744 E., 2023/941 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/1055 E., 2022/215 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekil dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; anlaşmalı boşanma davasının çekişmeli boşanma davası olarak devam edilmesini, erkeğin anlaşmalı boşanmayı kabul etmemesi nedeniyle çekişmeli boşanma davasına ilişkin dilekçe sundukları, erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hal aldığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğe atfedilecek bir kusurun bulunmadığı, kadını sevdiği ve boşanmak istemediğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davalı erkeğin başka kadınlarla samimi, flörte yönelik güven sarsıcı hakaretlerde bulunduğu, sık sık dergahlara giderek zamanının çocuğunu orada geçirdiği, ailesine yeterli zaman ayırmadığı, bu nedenle tam kusurlu olduğu, kadının kusurlu bulunmadığı, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 700,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından takdir edilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları ile tazminat miktarlarının yetersiz olduğunu beyan etmek suretiyle bu yönlerden kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu tarafın davacı olduğunu, davacının 2017 yılında da aynı taleplerle boşanma davası açtığını, daha sonra da açtığı davadan feragat ettiğini, bu anlamda müvekkiline kusur isnad edilmesi doğru olmadığı gibi davacı lehine nafaka ve tazminat takdir edilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle boşanma haricinde diğer yönlerden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından takdir edilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları ile tazminat miktarlarının yetersiz olduğunu beyan etmek suretiyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, davacı lehine nafaka ve tazminat takdir edilmesinin de usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle boşanma haricinde diğer yönlerden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikteki geçimsizliğe sebebiyet veren kusurun kimden kaynaklandığı kadın yararına nafaka ve tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı, çocuklar için hükmedilen nafakaların miktarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı,noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ıncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 176 ncı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
Davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasında İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiş, karar davacı kadın vekili tarafından, nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden, davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen nafaka ve tazminat yönünden istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine karar verilmiş, karar davacı kadın vekili tarafından, nafakaların ve tazminatların miktarı yönünden, davalı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, davacı lehine hükmedilen nafaka ve tazminat yönünden temyiz edilmiştir. Tarafların nüfus kayıt örneklerinden Kocaeli 4. Aile Mahkemesi'nin 2023/1028 Esas ve 2023/970 Karar 15.12.2023 sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıkları anlaşılmıştır. Yapılan incelemede hükmün 28.12.2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış olup bu husus değerlendirilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple ;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
2. Sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.