Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7386 E. 2024/2089 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kurum bakımındaki çocuklar aile yanına yerleştirildikten sonra açılan evlat edinmede ana-baba rızasının aranmaması davasının usulden reddinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Aile yanına yerleştirilmiş çocuklar için bağımsız bir rıza aranmaması davası açılamayacağı, rıza aranmaması talebinin evlat edinme davası ile birlikte ileri sürülmesi gerektiği gözetilerek, davanın usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/454 E., 2023/891 K.

DAVA TARİHİ : 16.08.2022

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 20. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/547 E., 2022/801 K.

Taraflar arasındaki evlat edinmede ana baba rızasının aranmaması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kurum vekili dava dilekçesi ile; davalı annenin 2016, 2021 ve 2022 yıllarında üç çocuk dünyaya getirdiğini, fakat annelik rolünün getirdiği beceri ve sorumluluklara sahip olmadığını, çocukları ihmal ettiği ve madde kullandığının öğrenildiğini, üç kardeşin evlat edindirme hizmetinden yararlandırılması amacıyla kurum bakımına alınması uygun görülerek çocukların Ankara Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğüne yerleştirildiğini, yapılan araştırmada baba ...'in çeşitli suçlardan hükümlü olarak hapiste olduğunun öğrenildiğini, Ankara 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/360 Esas ve 2018/420 Karar sayılı ilamına göre ...'in kendisine vasi tayin edildiğini, çocukların kuruluşa geldiği günden itibaren anneleri tarafından hiç sahiplenilmediğini, arayıp sorulmadığını, kuruluşla iletişim kurulmadığını, anne ve babanın küçüklere karşı özen yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirterek küçükler Elif Mira, Ömür Miraç ve Nida'nın evlat edinilmesinde annenin ve babanın rızasının aranmamasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı anneye dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı anne 10.11.2022 tarihli celsede; uzun zamandır uyuşturucu kullanmadığını, şikayet sebebiyle çocuklarının elinden alındığını beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu küçüklerin evlat edinme hizmetinden yararlandırılması amacıyla kurum bakımına alındığı, evlat edinilmek amacıyla kuruma yerleştirilenler için evlat edinmede ana ve baba rızasının aranıp aranmayacağı kararının ne şekilde alınacağının 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 312 nci maddelerinde açıklandığı, 4721 sayılı Kanun'un 312 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince koruma kararı alınmasından sonra da evlat edinme talebine ilişkin dava içinde rıza hususunda bir karar verilmesinin mümkün olduğu, ana-baba rızası aranmaması kararının ileride gerçekleşecek evlat edinme işlemleri sırasında talep edilmesinin mümkün ve gerekli olduğu, bu durumda bağımsız olarak ileri sürülen talebin kabulüne yasal imkan olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine, davalı ... lehine vekâlet ücretine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kurum vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kurum vekili istinaf dilekçesinde; davalı lehine vekâlet ücretine hükmedildiğini, karara karşı istinaf yoluna başvurduklarını, evlat edinmede rıza aranmaması davasının niteliği gereği, taraflar yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek reddedilen dava ve vekâlet ücreti yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "08.10.2016 doğumlu ... 21.02.2021 doğumlu ... ve 09.04.2022 doğumlu ..., kuruma yerleştirildikten sonra 08.07.2022 tarihinde geçici bakım sözleşmesi ile aile yanına yerleştirildikleri, evlat edinmede ana baba rızasının aranmaması konulu eldeki davanın ise 16.08.2022 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır. TMK'nın 312. maddesinde yerleştirmeden kast edilenin, geçici bakım sözleşmesi ile küçüğün, kişi veya eşlerin yanına yerleştirilmesidir. Küçüğün kurum yurtlarına yerleştirilmesi evlat edinme davasından önce rıza aranmaması davasının açılmasına engel değil ise de, aile yanına yerleştirilmesi evlat edinme davasında önce ayrı bir dava olarak evlat edinmede ana/baba rızasının aranmaması davasına engeldir. Bu durumda rıza aranmaması davasının, evlat edinecek kişi veya ailenin yanına yerleştirilmesinden önce veya evlat edinme davası ile birlikte istenmesi gerektiği, aile yanına yerleştirilmiş küçük için bağımsız rıza aranmaması davası açmanın mümkün olmadığı ancak evlat edinme işlemleri ile birlikte istenebileceği anlaşılmaktadır. İş bu husus 6100 sayılı HMK'nın 114/2. maddesi gereği dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hâkim tarafından da re'sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmesi gerekir (HMK mad.114/1-h, 115). İlk Derece Mahkemesince de davanın usulden reddine karar verilmesinin isabetli olduğu, yine kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği (HMK.m.326/1), vekâlet ücretinin de yargılama giderlerinden olduğu, (HMK m.323/1-ğ), bu durumda davacının davasının reddine karar verildiğinden, kendini vekil ile temsil ettiren davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı" gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kurum vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesini tekrarla reddedilen dava ve vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı kurum vekili tarafından açılan evlat edinmede ana-baba rızası aranmamsı davasının usulden reddi kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı, 194 üncü, 114 üncü, 115 inci, 323 üncü, 326 ncı ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 6 ncı, 311 inci ve 312 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kurum vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.