Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8251 E. 2024/4451 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, taraflar arasındaki bir davanın, aynı taraflar arasında başka bir mahkemede açılmış olan boşanma davası ile birleştirilmesi gerekip gerekmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davalarında tarafların kusurlarının belirlenmesi ve boşanmanın eki niteliğindeki taleplerin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesi için davaların birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, somut olayda da davalar arasında bağlantı bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına ve davaların birleştirilmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1000 E., 2023/716 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/196 E., 2021/322 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı -davalı erkek dava dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı -davalı erkek vekili 04.03.2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; kadının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların pek kötü muamele onur kırıcı davranış, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini, çocukların her biri yararına aylık 500,00 TL iştirak nafakasına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı -davacı kadın sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve vekili tarafından sunulan ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

2. Davalı -davacı kadın tarafından birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.500,00TL tedbir ve 50.000,00 TL toplu yoksulluk nafakasına ve 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; erkeğin birliğin sarsılmasında tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın boşanma yönünden reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci/ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, erkeğin ortak çocuklar yararına talep ettiği tedbir ve iştirak nafakası talebinin reddine, erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına. 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın reddi, birleşen davanın kabulü, çocuklar için nafaka talebinin reddi, reddedilen maddî-manevî tazminat talepleri, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının başka bir erkekle birliktelik yaşadığını, İstanbul Anadolu 20 Aile Mahkemesi'nin 2020/638 Esas sayılı dosyasında zina ve güven sarsıcı hareketler nedeni ile dava açtıklarını davanın halen derdest olduğunu beyanla İlk Derece Mahkemesi'nin kararının bozularak açtıkları dosya ile birleşerek yeniden hüküm kurulmasını taleple hükmün tamamı yönünden temyiz talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, eldeki görülmekte olan karşılıklı boşanma davası ile erkek tarafından başka Mahkemede açıldığı belirtilen boşanma davasının birleştirilmesinde hukuki yarar olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 166 ıncı, 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 6 ncı, 166 ıncı maddeleri.

3.Değerlendirme

1.6100 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine göre, aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. Davalar arasında bağlantı bulunması durumunda, davaların birleştirilmesine karar verilir. Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması, ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır.

2.Taraflarca karşılıklı açılan davaların yapılan yargılaması sonunda asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile boşanma ve boşanmanın ferilerine karar verilmiş, davacı -davalı erkek vekili tarafından her iki dava ve fer'îler yönünden istinaf itirazında bulunulmuş, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacı -davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde, İstanbul Anadolu 20. Aile Mahkemesi'nin 2020/638 Esas sayılı dosyasından zina ve güven sarsıcı hareket nedeniyle boşanma davası açtıklarını, davaların birleştirilerek görülmesini talep ettiklerini beyan etmiştir. Boşanma davalarında tarafların kusurlarının belirlenmesi, boşanmanın eki niteliğinde bulunan maddi, manevi tazminat, yoksulluk nafakası gibi taleplerin sağlıklı değerlendirilerek doğru karar verilebilmesi, bu davaların birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilmesiyle mümkündür. Somut olayda davalar arasında bağlantı bulunduğuna göre, eldeki dava ile davacı -davalı erkek tarafından açılmış olan davanın birleştirilerek görülmek suretiyle esas hakkında hüküm kurulması gerektiğinden, hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

VI.KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,

Temyiz peşin harcının istek halinde yatırana iadesine

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.