Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8466 E. 2024/4142 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, tazminat taleplerinin ve yoksulluk nafakası talebinin yerinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1630 E., 2023/1618 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/25 E., 2023/450 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile 1 yıllık evli olduklarını, ortak çocuklarının bulunmadığını, davalı tarafından sürekli hakaret ve şiddete maruz kaldığını, son olarak ölümle tehdit ettiğini ve bıçakla üzerine yürüdüğünü, kendisini darp ettiğini, tarafına ait olan ziynetleri ve telefonunu aldığını, kendisini sokağa attığını, tüm bu sebeplerle lehine aylık 750 TL nafakaya, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilerek yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından açılan davayı kabul etmediklerini, dava dilekçesinde yer alan söylemlerin soyut iddialardan ibaret olduklarını, davacı kadının evlilik birliği içinde sadakat yükümlülüğüne yakışmayan hareketlerde bulunduğunu, defalarca başka erkeklere telefon numarasını verdiğini, bu sebeple numarasını değiştirmek durumunda kaldığını, davacının eski eşine ait videoları saklayarak zaman zaman bunları izlediğini, müvekkilinin kız kardeşine bu videoları gösterdiğini, müvekkiline davacının kendisini sevmediğini, eski eşini sevdiğini, eski eşine döneceğini söylediğini, sürekli olarak davacı kadının telefon ile uğraştığını, eski eşiyle uygunsuz video ve fotoğraflarının telefonunda mevcut olduğunu, tüm bu sebeplerle açılan asıl davanın reddini, karşı davalarının kabulünü, müvekkili lehine 250.000,00 TL manevî tazminata hükmedilerek yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların 2021 yılında evlendikleri, ortak çocuklarının bulunmadığı, daha önce de ayrılık yaşadıkları, yeniden bir araya geldikten sonra iki ay kadar birlikteliklerinin devam ettiği, bu süreçte erkeğin son tartışmada evden ayrılırken kadının telefonunu elinden aldığı, kadının ise erkeği eski eşiyle kıyasladığı, eski eşi ile olan fotoğraf ve videolarını sakladığı, eşine "sen adam değilsin" dediği, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, eşinin anne ve babasına hakaret ettiği, ailesinin yanına gidip uzun süreli kaldığı, yalan söylediği, Türk askerine ve Türk bayrağına yönelik hakaret içeren sözler sarf ettiği, son olarak evi terk ettiği bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evliliğin devamında taraflar ve toplum yararına korunmaya değer bir menfaatin kalmadığı, evlilik birliğinin sona ermesinde kadının ağır kusurlu olduğu, erkeğin ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle ile asıl ve karşı davanın kabulü tarafların boşanmalarına, davacı kadın lehine aylık 750,00 TL tedbir nafakasının boşanma hükmü kesinleşinceye kadar devamına, kadının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkeğin manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren yasal faizi ile davacı-karşı davalı kadından alınıp davalı-karşı davacı erkeğe verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur tespiti, zorla el konulan telefondan elde edilen bilgiler ile kusur yüklenemeyeceğini, yoksulluk nafakasının reddinin hatalı olduğunu, maddî ve manevî tazminatın reddi, erkeğin karşılık davasının kabulü, erkek lehine hükmedilen manevî tazminat yönünden istinaf etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, hükmedilen tedbir nafakası ve miktarı, hükmedilen manevî tazminatın az oluşu, kadının kabul edilen boşanma davası yönünden istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, tazminatlar ile miktarları, kusur değerlendirmesi yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kadının reddedilen tazminat talepleri, erkek yararına hükmedilen manevî tazminat miktarı, yoksulluk nafakası talebinin reddi, kusur değerlendirmesi ve karşı davanın kabulü yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının ve erkeğin davasının kabulünün yerinde olup olmadığı, tazminat talepleri, kadının yoksulluk nafakası talebi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 nci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası. 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'e yükletilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ..'e yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.