"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/417 E., 2022/790 K.
...
...
...
...
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminatların miktarı yönlerinden kısmen bozulmasına, sair yönlerden onanmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; maddî ve manevî tazminatlara karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı erkek mirasçısı vekili; tazminatların miktarı yönünden
temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle: daha önce açılan boşanma davasının ret ile sonuçlandığını, ret kararının 03.04.2014 tarihinde kesinleştiğini, ret kararının kesinleşmesinden sonra üç yıl içerisinde ortak hayatın yeniden kurulamadığını belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince boşanmalarına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davacı-karşı davalı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle:davacının açtığı davanın reddi ile karşı davalarının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
Boşanmalarına, nafakalara, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 20.02.2018 tarihli ve 2017/53 Esas, 2018/35 Karar sayılı kararıyla; davacı-karşı davalı erkek tarafından 03.09.2010 tarihinde Mahkemenin 2010/169 Esas ve 2012/7 Karar sayılı dosyasında, boşanma davası açıldığı, 19.01.2012 tarihinde davanın reddedildiği ve ret kararının 03.03.2014 tarihinde kesinleştiği, ret kararının kesinleşmesinde sonra davacı-karşı davalı erkek tarafından 07.04.2017 tarihinde yani erkek tarafından açılıp reddedilen ilk boşanma davasının kesinleşmesinden sonraki 3 yıl geçtikten sonra açıldığı, aradan geçen sürede ortak hayatın yeniden kurulduğu ispatlanamadığı, bu sebeplerle, davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının kabulüne karar vermek gerektiği, karşı dava bakımından; tarafların 7, 8 senedir ayrı yaşadıkları, davacı- karşı davalı erkeğin 7, 8 yıldır başka bir kadınla yaşadığı gerekçesiyle evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin sonuncu ve birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, kadın yararına dava tarihinden karar tarihine kadar aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, karar tarihi itibariyle tedbir nafakasının kaldırılmasına, yasal faiziyle birlikte 8.000,00 TL maddî, 6.000,00 TL manevî tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı erkek vekili, tazminatlar yönünden, davalı- karşı davacı kadın vekili, tazminat miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 26.03.2021 tarihli ve 2019/313 Esas, 2021/476 Karar sayılı kararıyla; 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince açılan erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği sabit olmakla birlikte davacı- karşı davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet veren olaylarda ortak hayatı yeniden tesis etmeyerek ve sadakat yükümlülüğünü ihlal ederek tamamen kusurlu olduğu, buna göre İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen ortak hayatı yeniden tesis etmeme kusuru yanında davacı- karşı davalı erkeğe sadakat yükümlülüğünün ihlali kusurunun da yüklenmesi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince davalı- karşı davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi isabetli ise de boşanmaya neden olan olaylarda davacı - karşı davalı erkeğe atfedilen kusurlu davranışların ağırlığı, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğundan davalı - karşı davacı kadının maddî ve manevî tazminata yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile ilgili bendin kaldırılmasına kadın yararına yasal faiziyle birlikte 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata, kusurun yukarıda gösterildiği şekilde düzeltilmesine, kadının sair, erkeğin tüm istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, erkeğin davasının kabulü, bölge adiye mahkemesinin karşı davanın kesinleştiğine ilişkin hükmü, maddî ve manevî tazminatın miktarı ile reddedilen nafaka talebi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 25.01.2022 tarihli kararı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat az olduğundan bahisle hükmün bozulmasına, sair yönlerden hükmün onanmsına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, davacı- karşı davalı erkeğin kusurlarının ağırlığı, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak davalı- karşı davacı kadın yararına 100.000,00 TL maddî, 80.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek mirasçısı vekili; tazminatların miktarı
temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-karşı davalı erkek mirasçısı vekili; tazminatların miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; tazminatların miktarı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının fazla olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci ve sonuncu fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu, anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı- karşı davalı erkek mirasçısı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...