"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/660 E., 2023/800 K.
KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/637 E., 2021/40 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; kadının kıskanç olduğunu, erkeğin ilk evliliğinden olan çocuğu Atila'yı ötelediğini, evde kalmasını istemediğini, kadının erkeğe hakaret ettiğini, erkeğe karşı ilgisiz olduğunu iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin her tartışmada kadını evden kovduğunu, kadının aşağıladığı ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu, erkeğin öfke kontrol problemi olduğunu, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, eşine karşı ilgisiz olduğunu iddia ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 5.000,00 TL tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili ıslah dilekçesinde özetle; maddi ve manevi tazminatlara yasal faiz hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının erkeğe hakaret içeren ve aşağılayıcı sözler söylediği ve erkeği aşırı derecede kıskandığı; erkeğin ise; erkeğin sıklıkla iş seyahatlerine gittiği, uzun sürelerle eve gelmediği, tarafların birlikte yaşadıkları son dönemlerde cinsel birliktelik yaşamadıkları, erkeğin kadına ilgisiz davrandığı, erkeğin öfke kontrol problemi yaşadığı, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, erkeğin son dönemlerde eve gelmediği ve kadının telefonlarını açmadığı, müşterek konutu erkeğin terk ettiği, tarafların uzun süredir ayrı yaşadıkları, bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre asıl ve karşı davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocuğun velayetinin anneye verilmesine baba ile kişisel ilişki düzenlenmesine, çocuk yararına aylık 900,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.200,00 TL yoksulluk nafakasına, beklenen ve mevcut menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları ihlal edilen kadın yararına yasal faizi ile birlikte 15.000,00 TL manevi ve 20.000,00 TL maddi tazminata, erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, kadının kabul edilen boşanma davası ve ferileri ile reddedilen manevi tazminat talebi yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespiti, erkeğin davasının kabulü, kişisel ilişki, nafaka ve tazminatların miktarı, hak düşürücü süre ve zamanaşımı defi konusunda karar verilmemiş olması, vekalet ücreti yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların cinsel birliktelik yaşamamalarının erkeğe kusur olarak yüklenmesi doğru değilse de mahkemenin yüklediği diğer kusurların ispatlandığı ve sabit olduğu, sonuç olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğuna ilişkin tespitin doğru olduğu, ancak kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatların miktarlarının az olduğu gerekçesi ile erkeğin kusur tespitine ve kadının tazminatların miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin kabulüne, ispat edilen vakıalar yönünden hükmün kusura yönelik gerekçesinin düzeltilmesine, hükmün tazminatların miktarlarına yönelik kısmının kaldırılmasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 60.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminata, tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi ve miktarları, tazminatlara hükmedilmesi ve miktarları, karşı davanın kabulü ile reddedilen manevi tazminat talebi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, tazminatlar ve nafakaların miktarları, kişisel ilişki düzenlemesi ile aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davaların kabulünün yerinde olup olmadığı, maddi ve manevi tazminatlar ile iştirak ve yoksulluk nafakalarına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, kişisel ilişki düzenlemesi ile vekalet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve 326 ıncı maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 323 üncü maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 9 uncu ve 3 üncü maddeleri. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 4 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücü ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davalı-davacı kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
3.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk Buket yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun’un hakkaniyet ilkesi ile ilgili 4 üncü maddesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî tazminat ile iştirak nafakası miktarı yönlerinden BOZULMASINA,
2.Davacı-davalı erkek vekilinin tüm, davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Mustafa'ya yükletilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden Gülşah'a iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.