Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8596 E. 2024/5677 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında kusur durumu, velayet, maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillere, uygulanması gereken hukuk kurallarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2730 E., 2023/2324 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/182 E., 2021/399 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet ve çeyiz eşyası alacağının tefrikine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin alkol alışkanlığının olduğunu, alkol aldıktan sonra kadına ve çocuklara fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini, son yaşanan olayda evde bulunan telefon ve tabletleri kırdığını, kadının ailesinin taraflara maddi destek olduğunu iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar yararına ayrı ayrı aylık 2.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl artırılmasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 300.000,00 TL maddî ve 300.000,00 TL manevî tazminata, ziynet ve çeyiz alacağına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava ve asıl dava cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadını aşağıladığını, kadının küçük çocuk Ali Efe ile yattığını, erkekle aynı yatakta yatmadığını, son yaşanan olayda ortak çocuk ... ile birlikte kadının erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını, kadının erkeğin ilk evliliğinden olan kızı ile arasını bozduğundan bu kızı ile de görüşemediğini, kadının çocukları erkeğe karşı doldurduğunu ve erkeği kötülediğini, erkeğe hakaret ettiğini iddia ederek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına 300.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin çok sık alkol tükettiği, bunun da evde huzursuzluklara sebebiyet verdiği, kadına ve ortak çocuğa fiziksel şiddet uyguladığı, en son yaşanan tartışmada kadının ve ortak çocuğun telefonlarını ve tabletini kırdığı, davacı kadının ise son yıllarda çocuklarının yanında yattığı, erkekle aynı yatağı paylaşmadığı bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına asıl ve birleşen davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, davacı kadının davranışlarının hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış olarak değerlendirilemeyeceğinden erkeğin bu talebinin reddine, küçüğün yaşına, sağlık ve eğitim durumuna, alıştığı ortama ve tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusurları ile dava süresince gözlemlenen eğilimleri değerlendirilerek küçüğün velâyetinin anneye verilmesine, velâyeti anneye verilen küçüğün bakımına, eğitim ve gözetimine katkıda ve yardımda bulunmak için davalı-davacı erkeğin dosyadaki deliller ve sosyal ekonomik araştırma raporuna göre belirlenen mali gücü oranında Ali Efe yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, ortak çocuk ... yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının ergin olduğu tarihe kadar devamına, düzenli bir işi ve geliri olmayan davacı-davalı kadının boşanma sonucunda yoksulluğa düşeceğinden kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, davalı kadının mevcut ve beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedeleneceği ve yaşanan olaylardan dolayı kişilik hakları ihlal edildiğinden kadın yararına yasal faizi ile birlikte 60.000,00 TL maddî ve 60.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin tazminat taleplerinin reddine, kadının ziynet ve çeyiz alacağının tefrik edilmesi nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma davası, kusur tespiti, nafakalar ile maddî ve manevî tazminatın miktarı, nafakaların ilerleyen yıllardaki artış oranının belirlenmesi gerektiği yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespitine, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar, iştirak nafakasının miktarı, erkeğin reddedilen tazminat talepleri yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-davacı erkeğe yüklenen kusurlu davranışların gerçekleştiği, davacı-davalı kadına kusur olarak yüklenen son yıllarda erkekle aynı yatağı paylaşmadığına ilişkin tanık ifadelerinin ise soyut açıklamalardan ibaret olup görgüye dayalı ve hükme esas alınabilecek özellikte beyanlar olmadığı, bu eylemin kadına kusur olarak izafe edilmesinin hatalı olduğunu, ancak tanık Serpil'in ifadesinden kadının erkek hakkında "senin kardeşin soysuz", "adam değil", "adam olsa ne olacak" gibi hakaret içeren sözleri söylediği, anılan eylemin kadına kusur olarak izafe edilmesinin gerektiğinin anlaşılmasına göre İlk Derece Mahkemesince davacı-davalı kadının hafif, davalı-davacı erkeğin ise ağır kusurlu olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiş olması doğru ise de, kusur belirlemesine ilişkin gerekçe hatalı olduğundan kusura ilişkin gerekçenin düzeltilmesine, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru ise de miktarlarının az olduğu, yine nafakalara artış uygulanmasının da gerektiği gerekçesi ile erkeğin kusur değerlendirmesine yönelik istinaf talebinin kabulü ile gerekçenin düzeltilmesine, kadının tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf taleplerinin kabulü ile kararın bu yönlerden kaldırılmasına, kadın yararına yasal faizi ile birlikte 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuk Ali Efe yararına aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasına, nafakaların ÜFE oranında artırılmasına, sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur tespitine, kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar, iştirak nafakasının miktarı, erkeğin reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, iştirak nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 327 inci maddesi, 328 inci maddesinin birinci fıkrası, 330 uncu ve 331 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.