Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8663 E. 2024/6386 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasının kabulü, velayet, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tarafların beyanları değerlendirilerek, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kanaatine varılarak, ilk derece mahkemesinin boşanma, nafaka ve tazminata hükmeden kararı, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1785 E., 2023/2117 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Çarşamba Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/108 E., 2022/683 K.

Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının madde bağımlısı olduğunu, sözlü ve fiziksel şiddet uyguladığını, düzenli bir işinin olmadığını, girdiği işlerde bir istikrar sağlayamadığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekiline dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen davalı süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin İlk Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 05.09.2019 tarihli kararı ile özetle; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin, kadına şiddet uyguladığının gerek darp raporu ile gerekse davacı tanığının görgüye dayalı şahitliği ile ispat edildiği, yine davacı tanığının beyanıyla sabit olduğu üzere kadını tehdit ettiği boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocuğun yargılama sırasında ergin olduğu, gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk ergin olduğundan velâyet ve nafaka yönünden karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 350,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin 05.09.2019 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin 03.02.2021 tarihli kararı ile özetle; davalı erkeğin aşamalarda ve istinaf dilekçesinde davacı kadının şizofren hastalığı olduğu iddiasında bulunduğu, mahkemece bu durumun mahkemece araştırılmadığı gerekçesi ile davalı erkeğin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi gereğince kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmek üzere İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle;kaldırma kararı sonrasında davacı kadına vasi tayini gerekip gerekmediği araştırılmış, davacı kadına vasi tayinine gerek olmadığının anlaşıldığı, davalı erkeğin, davacı kadını tehdit ettiği, şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin sarsılmasında davacı kadına yönelik kusurlu olduğuna dair dosyaya delil sunulmadığından davalı erkek eş evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde tam kusurlu olduğu, tarafların boşanma sürecinde kısa süreli bir araya gelmelerinin af anlamına gelmeyeceği, tarafların halen boşanma davasının açıldığı 2018 tarihinden beri ayrı yaşadıkları anlaşıldığından davalı erkeğin af iddiaları kabul görmediği, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocuğun yargılama sırasında reşit olduğu gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuk reşit olduğundan velayet ve nafaka yönünden karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasının 06.12.2022 tarihi itibariyle aylık 150,00 TL arttırılarak aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü ve fer'îleri yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kaldırma kararından önce mahkemece verilen ilk karara karşı davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamış olup önceki kararda hükmedilen aylık 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminat yönlerinden davacı kadın istinaf yasa yoluna başvurmadığından erkek yararına, hükmedilen nafakaların ve tazminatların miktarları yönünden usuli kazanılmış hak oluştuğu gerekçesi ile; erkek eşin istinaf başvurusunun tazminatlar ile yoksulluk nafakasının miktarı yönlerinden kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kadın yararına aylık 350,00TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın kabulü ve fer'îleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, tazminat ve nafakaların kabulü noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 nci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.