Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8698 E. 2024/7474 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadının açtığı boşanma davasının kabul edilip edilmeyeceği, kusur durumu ve ispat meseleleri.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı erkeğin başka kadınlarla mesajlaşması, eşini ve çocuğunu evden göndermesi gibi davranışlarının evlilik birliğini temelinden sarstığının anlaşılması ve kadının boşanma davası açmakta haklı olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma talebini reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1417 E., 2023/1479 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sivas 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/520 E., 2023/246 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalının her tartışmadan sonra müvekkille yaşamak istemediğini, onu sevmediğini, müvekkili terk edeceğini ifade ettiğini, 3 ay önce evi terkedip gittiğini, sürekli telefonla arayarak ağza alınmayacak küfür ve hakaret edip tehditler savururak para istediğini 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili, cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacının evlilik birliğinden doğan sorumluluklarını yerine getirmediği, davacının 2 yıldır ... ... isimli kadınla görüştüğü, etraftan davacının bu kadından çocuğu olacağını duyduğu, davacının kendisini ve müşterek çocuğu ziyaret amacı ile Ankara'ya gönderdiği, kendisinin evi terk etmediği, davacının kendisine ve çocuklarına sahip çıkmadığı, davacının bekarlık geleneği ile yaşamayı sürdürdüğü, kendisinin ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ... ve ... yararına 1.750’şer TL tedbir, iştirak nafakasına, 2.000 TL tedbir, yoksulluk nafakasına, 150.000,00 TL maddî, 250.000.00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla,erkek eşini ... Ş. isimli bir kadın ile aldattığı ve sadakatsiz olduğu, eşini ortak konuttan kendisinin gönderdiği,eşine sinkaflı sözler ile küfür ettiği, ortak çocukları ...’ın başkasından olduğunu ileri sürerek eşinin iffetine helal getirecek beyanlarının olduğu, ortak çocuğun hastalığı ile ilgilenmediği, birlik içerisinde farklı kadınlarla güven sarsıcı davranışlar sergileyerek eğlence hayatının bulunduğu, erkeğin tam kusurlu, kadının kusursuz olduğu asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 2006 doğumlu Mertcan velâyeti babaya, 2020 doğumlu ...’ın velâyeti anneye verilmesine, anne ile yatılı şahsi ilişki, baba ile yatılı olmayacak şekilde şahsi ilişki tesisine, kadın için 800 tedbir, ... için 500,00 TL tedbir nafakasına, kadın için 2.000,00 TL, ortak çocuk ... için 1.500,00 TL yoksulluk ve iştirak nafakasına, kadın için 125.000,00 TL maddî, 185.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece verilen kararı kusur belirlemesi, kadının karşı davasının kabulü, aleyhine hükmedilen maddî ve manevî tazminatlar, 13.03.2023 tarihli duruşma için mazeretlerinin kabul edilmeyip hüküm kurulması, açtığı asıl davanın reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, asıl dava yönünden erkeğin boşanma davasının reddedilmesinde bir hata bulunmadığı, kadının sık sık evi terk ettiğini dile getirseler de her terk olayından sonra barışıp evliliklerini sürdürdükleri, son ayrılışta da kadının ailesini ziyaret için gittiği daha sonra taraflar arasında boşanma davasının açıldığının anlaşıldığı, Dursun ve Yusuf’un beyanlarından kadına kusur yüklenmesinin mümkün bulunmadığı belirlendiğinden asıl davanın reddine karar verilmesinde bir hata bulunmadığı,kadının dinlenen tek tanığı taraflar ile birlikte yaşamayan farklı şehirdeki annesi ... olup beyanı ile erkeğe bir kusur yüklemenin mümkün bulunmadığı, erkeğin kızına boşanacağını, istemediğini, başka biriyle evleneceğini söylediğini bunu telefonla bağırarak söylediği için duyduğunu beyan etmiş ise de yer tarih belirtmediği ne gibi bir tartışma sonucu mu durup dururken mi söylediği yada dava açıldıktan sonra mı önce mi söylediği açıklanmamış genel soyut beyana dayalı olarak erkeğe bir kusur yüklemenin mümkün bulunmadığı, yine bu tanık kızının eve dönmek istediğini ancak uzaklaştırma kararı aldırdığı için dönemediğini beyan etmiş ise de böyle bir kararın sunulmadığı ve dönmesinin engellendiğine dilekçeleri ile dayanmadığının anlaşıldığı, kadının karşı dava ve ikinci cevap dilekçesine eklediği mesaj ekran görüntüleri erkek eş tarafından kabul edilen bir yazışma olmadığı gibi ekran görüntüsünün nasıl oluşturulduğu da bilinemediği için nasıl ve ne şekilde elde edildiği belli olmayan içerikler ile hem erkeğe hem de kadına kusur yüklemenin mümkün bulunmadığı kadının telefonu sunup içerisindeki mesaj kayıtlarının erkeğin numarası ile mesajlaşmalar olup olmadığı da mahkeme tarafından bilirkişi incelemesi ile tespit edilmediği, mahkemeye telefon içeriğine delil olarak dayanmamış sadece konuşma ve görüntü kayıtlarının sunulduğu deliller bölümünde açıklandığı,sunulan CD görüntüsü de erkeğe kusur yüklenmesi için yeterli bulunmadığı, karşı boşanma davasının da ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulü ve fer' taleplere hükmedilmesinin hatalı bulunduğu, erkeğin kadının kabul edilen karşı boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunun kabul edildiği, erkek vekili son celse mazeret vermesine rağmen reddedilip karar verildiğini ileri sürmüş ise de dilekçe ekindeki raporun duruşma tarihini kapsamaması nedeniyle mazeretin reddedilip karar verilmesinde bir hata görülmediği, kadının boşanma davasının ispatlanamadığından reddine, davacı için aylık 800,00 TL, ortak çocuk için aylık 500,00 TL olarak hükmedilen tedbir nafakalarının hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; karar gerekçesinin hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda kadının, boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın kaldırılarak, davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kadının davasının ve fer'îlerinin reddi yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, ispat, kusur belirlemesi noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine; kadının davasının kabulüne karar verilmiştir. Karar erkek vekilince istinaf edilmiş,istinaf incelemesi sonucunda kadının davası da reddedilmiş, karar kadın vekilince temyiz edilmiştir. Kadının karşı dava ve ikinci cevap dilekçesine eklediği mesaj ekran görüntülerine delil olarak dayandığı, konuşma ve görüntü kayıtlarının sunulduğu, ayrıca kadının tanık beyanlarında da erkeğin kadını ve ortak çocuğu aile konutundan gönderdiği, kadının müşterek konutu terk etmesini aslında davacı karşı davalının istediği, özellikle ortak çocuklardan ... ile ilgilenmeyeceğini açıkça beyan ettiği, başka kadınlar ile mesajlaşmak suretiyle güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, davalı-davacı kadın ile yaptığı konuşmalarda bu durumu kabul ettiği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-davacı kadın dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, kadının boşanma davasının kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının reddedilen boşanma davasına yönelik BOZULMASINA, bozma nedenine göre, yeniden hüküm kurulması gerekli hale geldiğinden fer'îlere yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine.

16.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.