"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1548 E., 2022/1892 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/902 E., 2021/255 K.
Taraflar arasındaki boşanma ve birleşen çocukla geçici kişisel ilişkisi kurulması davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı - davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının eve geldiğinde evde yemek olduğu halde, olmadığını iddia ederek bağırmaya başladığını, küfürler ve hakaretler ettiğini, fiziksel yaralama, boğma gibi bir hal aldığını, olaylar sırasında müvekkilinin babasına bıçak çektiğini, kavga esnasında müvekkilinin kendisini kurtarmak isterken davalının atletinin yırtıldığını, davalının bu atleti müvekkilinin boğazına dolayıp boğmaya çalıştığını, olayların çocuğun gözü önünde gerçekleştiğini, çocuğun babasından etkilenerek küfür etmeye başladığını davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye verilmesine, çocuk için aylık 750,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir, boşanmaya karar verilmesi halinde nafakanın yoksulluk nafakası olarak devamına ayrıca 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili, birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hiçbir zaman davacıya şiddet uygulamadığını, taraflar arasındaki tartışmaların nedeninin her zaman davacının kendi ailesini evlilik birliğinin önünde tutması, müvekkilinin ailesi ile nerede ise hiç görüşülmemesi olduğunu, davacı tarafın tartışmalar esnasında devamlı baba evine dönmekle tehdit ettiğini kadının, müvekkiline hakaret ettiğini,sevmediğini, ilgisiz davrandığını, tarafların karı koca ilişkisinin giderek sona erdiğini bu nedenle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile ortak çocuk ...... 'ın davalı eşi ile birlikte kaldığını ve eşinin ortak çocuğunu kendisine göstermediğini iddia ederek ortak çocuğu görmek amacıyla kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının, davacıya fiziksel şiddet uyguladığı, erkek hakkında HAGB kararı verildiği, davacı hakkında da şiddet eylemi nedeniyle HAGB kararı verilmiş ise de erkeğin süresinde cevap dilekçesi sunmadığı, vakıa olarak kadının fiziksel şiddete dayanamadığı bu hali ile kadına bu kusurun yüklenemeyeceği, erkeğin tam kusurlu olduğunu, asıl davanın kabulü ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, davacı kadın lehine aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ortak çocuk yararına aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile 15.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına ödenmesine, birleşen dava yönünden davanın kabulü ile baba ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, müvekkilini sevmediğini, kusur tespitinin hatalı olduğu ve davanın kabulüne karar verilmesinin, kadın eş yararına yoksulluk, çocuk yararına iştirak nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu, nafaka miktarlarının fahiş olduğu ve indirilmesi gerektiği, müvekkili aleyhine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu ve tazminat miktarlarının fahiş olduğunu ve birleşen davada müvekkili ile çocuk arasında tesis edilen kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu belirterek her iki dava ve fer’îleri yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı-davacı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, müvekkilini sevmediğini, kusur tespitinin hatalı olduğu ve davanın kabulüne karar verilmesinin, kadın eş yararına yoksulluk, çocuk yararına iştirak nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu, nafaka miktarlarının fahiş olduğu ve indirilmesi gerektiği, müvekkili aleyhine maddî ve manevî tazminata hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğu ve tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, kadın hakkında da HAGB kararı almasına rağmen kadına kusur yüklenmemesinin hatalı olduğunu ve birleşen davada müvekkili ile çocuk arasında tesis edilen kişisel ilişki süresinin yetersiz olduğunu belirterek her iki dava ve fer'îleri yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar ve nafakaların şartları ve miktarları ile kişisel ilişki düzenlemesi noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci, 323 üncü, 330 uncu ve 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.