Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8895 E. 2024/5679 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, maddi ve manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekip gerekmediği ve miktarlarının uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, erkeğin kusurlu eylemlerinin kanıtlandığı, kadının ise ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, boşanma kararının doğru olduğu, tazminat ve nafakaya hükmedilmesi için gerekli şartların oluştuğu ve miktarların da hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle verdiği karar, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1317 E., 2023/1321 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Adana 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/421 E., 2021/140 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'ilerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadına ve ailesine küfür ve hakaret ettiğini, kadına fiziksel şiddet uyguladığını, evin ihtiyaçlarını gidermediğini, gece kulüplerinde başka kadınlarla samimi görüntüler çektiğini ve bunları sosyal medya hesaplarında paylaştığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı erkek tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

2.Davalı erkek vekili tarafından 01.12.2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; kadının davadan vazgeçeceğini belirttiği için cevap dilekçesi sunmadığını, her ne kadar cevap dilekçesi sunmamışsa da inkar mahiyetinde delil sunulabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin başka kadınla gece kulübünde yakın ve samimi görüntüler verdiği ve bunları sosyal medya hesabından paylaşarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, "gelmişini geçmişini, sülaleni s.... " anasını avradını sinkaf ettiğim, Araplara para kazandırıp geldin" "sen kadınmısın sen kadınlığı bilmiyorsun, senin ... koyayım, seni kadın diye alanın ..... koyayım" diyerek hakaret ettiği, küçük düşürdüğü, evin iaşesini sağlamadığı, bu haliyle erkeğin tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; tarafların yargılama devam ederken barıştığını, boşanma hükmü, kusur değerlendirmesi, erkek aleyhine maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesi ile miktarları, tanıklarının dinlenmemesi yönünden istinaf dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi'nin erkeğin kusurlarının gerçekleştiği, kadının ise ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, davanın kabulüne ilişkin kararın doğru olduğu, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarları ile tedbir ve yoksulluk nafakası miktarının makul olduğu gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; tarafların yargılama devam ederken barıştığını, boşanma hükmü, kusur değerlendirmesi, erkek aleyhine maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına karar verilmesi ile miktarları, tanıklarının dinlenmemesi yönünden temyiz dilekçesi sunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulünün doğru olup olmadığı, kadın aleyhine maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı ve mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.