Logo

2. Hukuk Dairesi2023/8939 E. 2024/5069 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kısıtlı davalı adına vasisi tarafından yapılan istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Gerekçeli kararın vasiye tebliğ edildiği tarihte istinaf başvuru süresinin başladığı, vasi tarafından süresinde istinaf başvurusunda bulunulmadığı ve kısıtlı tarafından yapılan istinaf başvurusunun da süresinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1707 E., 2023/1130 K.

KARAR : İstinaf dilekçesinin reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kuşadası 2. Asliye Hukuk(Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2016/661 E., 2018/101 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin kusurlu davranışlarıyla evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davalının davacıya karşı şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, tehdit ettiği, aynı şekilde aile bireylerine karşı da aynı tutumu sergilediği, kavga anında davacının yüzüne telefon fırlatmak suretiyle yüzünden yaralanmasına sebep olduğu, davalının halen cezaevinde tutuklu bulunduğu, tüm bu olayların dahi davacı açısından evlilik birliğini çekilmez hale getirdiği, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesinin üstün yararına olacağı ve velâyet kendisine verilmeyen eşin çocukların bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmakla yükümlü olduğu gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen karara davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı kısıtlı erkek tarafından İlk Derece Mahkemesince verilen hükme karşı istinaf başvurusunda bulunulmuşsa da; gerekçeli kararın davalının vasisine 20.02.2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup her ne kadar vasi tarafından tebliğden bir gün sonra 21.02.2020 tarihli dilekçe ile gerekçeli kararı mahkemesine iade edip kısıtlıya tebligat yapılmasını talep etmiş ise de istinaf yoluna başvuru süresi vasiye tebliğ ile başladığı, istinaf süresinin iki hafta olduğu İlk Derece Mahkemesince verilen kararda da iki hafta içinde istinaf kanun yoluna başvurulabileceği açıklandığı, davalı vasisine gerekçeli karar 20.02.2020 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, istinaf talebinde bulunmadığı, davalı kısıtlının da istinaf dilekçesi istinaf süresi içinde verilmiş bir dilekçe olmadığı, bu hali ile istinaf süresi geçtikten sonra istinaf başvurusunda bulunulduğu yönünde oluşan kanaat doğrultusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 345 inci, 346 ıncı ve 352 inci maddesi gereğince; davalının istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; vasinin görevini yapmaması nedeniyle istinaf başvuru süresinin geçtiğini, gerekçeli kararın kendisine tebliğ edildiğinde süresi içinde istinaf talebinde bulunduğunu beyan ederek hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Bölge Adliye Mahkemesi'nin istinaf dilekçesinin reddine ilişkin verdiği kararın dosya kapsamına uygun olup olmadığı ve hükümlü istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu’nun 190 ıncı 194 üncü, 345 inci, 346 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ıncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davalıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.