Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9107 E. 2024/6789 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu ve buna bağlı olarak hükmedilen maddi tazminatın yerindeliği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Evlilik öncesi beyanların boşanma kusuru olarak değerlendirilemeyeceği, ancak davalı erkeğin diğer kusurlu davranışlarının birliğin temelinden sarsılmasında tam kusurlu olduğunu göstermesi ve davacı kadının maddi tazminat talebinde bulunmamış olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1503 E., 2023/1390 K.

KARAR : Başvurusunun kısmen kabul yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 6. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/573 E., 2021/280 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadınına davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak kaldırılan yönlerden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle ;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; birliğin erkeğin kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, müvekkili yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; birliğin kadının kusurlu davranışları ile temelinden sarsıldığını iddia ederek, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı karşı davacı erkeğin, eşi ve ailesini küçümsediği nedenle taraflar arasında huzursuzluk olduğu ve tarafların konuşmadıkları, davalı-karşı davacının çalışmadığı, eşine ait araç ile gezdiği, yakıtının da davacı-karşı davalı kadın tarafından karşılandığı, davalı-karşı erkeğin eşi ve ailesine küfür ve hakaretlerde bulunduğu, evin ihtiyaçlarını kadının karşıladığı, erkeğin katkısının bulunmadığı, erkeğin evlenmeden önce evinin, arabasının olduğu, mobilya şirketinin ortağı olduğu yönünde kadına yalan söylediği, taraflar arasındaki geçimsizlikteki kusurun erkekte olduğu, kadının kusurunun ispatlanamadığı, her ne kadar kadın tarafından tedbir ve yoksulluk nafaksı talep edilmiş ise de dosya kapsamına ve tarafların sosyal ekonomik durumuna göre kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği, maddî yönden bir kaybının bulunmayacağı anlaşıldığından kadının nafaka talebinin reddine karar verildiği, kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşullarının oluştuğu gerekçesi ile erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının nafaka talebinin reddine, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükmüm sair yönlerinin usul ve yasaya uygun olduğu ancak, erkeğe yüklenilen, erkeğin, kadının eşi ve ailesine küfür ve hakaretlerde bulunduğuna ilişkin, kadının annesi tanık ...'in beyanlarında, yer alan hakarete ilişkin kusurun, ne zaman gerçekleştiği, bundan sonra evliliğin devam edip-etmediği anlaşılamadığı, bu durumda erkeğin kusur tespitine ilişkin istinaf isteminin kabulü ile erkeğin kadına eşi ve ailesine küfür ve hakaretlerde bulunduğuna dair kusurun gerekçeden çıkartılarak, gerçekleşen bu duruma göre, erkeğin kusurlu olduğuna ilişkin mahkeme tarafından yapılan tespit değişmese de, gerekçenin değiştirilerek, erkeğin boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, kadının ispatlanmış kusurunun bulunmadığının tespitine, bunun yanında mahkeme tarafından, kadının, dava ve cevaba cevap dilekçesinde maddî tazminat talebinde bulunmadığı, maddî tazminatla ilgili usulüne uygun yapılmış ıslah talebinin de bulunmadığı halde, taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak, kadın lehine maddî tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile davalı karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile gerekçenin değiştirilmesine, davacı karşı davalı kadının maddî tazminat talebi hususunda karar verilmesine yer olmadığına, davalı karşı davacı erkek vekilinin sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içerisinde davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C.Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, boşanma, kusur ve tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı ve 194 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu gibi İlk Derece Mahkemesince erkeğe kusur olarak yüklenen "erkeğin evlenmeden önce evinin, arabasının olduğu, mobilya şirketinin ortağı olduğu yönünde kadına yalan söylediği" hususların evlilik öncesi döneme ait olması sebebi ile erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, buna karşın mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlar itibari ile erkeğin birliğin temelinden sarsılmasında yine de tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.