"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/985 E., 2023/1243 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara 17. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/18 E., 2022/284 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Davacı davalı vekilinin süresinden sonra verdiği dilekçe ile duruşma talebinde bulunduğu görülmekle süresinden sonra yapılan duruşma talebinin reddine karar verilmiştir .
I. DAVA
Davacı davalı vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle ; erkeğin aşırı kıskanç yapıya sahip olduğunu kadına psikolojik baskı uyguladığını, sosyal çevreyle, yüz yüze veya iletişim araçlarıyla görüşmesinde kıskançlık yaptığını, zaman zaman kadının telefonunu ve çantasını karıştırdığını, sosyal medya görüşmelerinin fotoğraflarını çektiğini, kadını karşı ithamlarda bulunduğunu, çocukların ihtiyaçları ile ilgilenmediğini, iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 1.500,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, kararın kesinleşmesi halinde nafakanın iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini, 50.000,00 TL maddî tazminat ile 50.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilemesine karar verilmesini talep etmiştir .
II. CEVAP
Davalı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, erkeğin evlilik birliğinin yükümlülüklerini fazlasıyla yerine getirdiğini, evlendikleri zaman memur olan erkeğin evlilik içinde hukuk fakültesini bitirdiğini, kıskanç bir yapıya sahip olmadığını, 5 yıl önce işinden ayrılan erkeğin zor bir süreç içine girdiğini, bu dönemde kadının ekonomik şiddet uyguladığını, evlilik süresince erkeğe saygı ve sevgi göstermediğini,aşağıladığını, eski sevgilisi ile uygun olmayan saatlerde yazışmalar ve görüşmeler yaparak sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, ortak çocuk için aylık 1.000,00 TL'er iştirak nafakasının kadından alınarak erkeğe verilmesine, 100.000,00 TL maddî tazminat ile 50.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilemesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumluluklarını yerine getirmediği, evinin ihtiyaçlarını yeterince karşılamadığı gibi eşi ve müşterek çocuklarıyla da ilgilenmediği kadının; eşi istemediği ve bu konuda tartıştıkları halde Nazım isimli eski erkek arkadaşıyla sık sık görüşüp mesajlaşarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukları için aylık 750,00'şer TL tedbir - iştirak nafakasının erkekten alınarak kadına verilemesine, nafakanını üfe oranında artırılması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadının ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, erkeğin boşanma davasının kabulü, kadının tazminat taleplerinin reddi ve iştirak nafakası bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek istinaf dilekçesinde özetle; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğin tazminat taleplerinin reddi ve velâyet düzenlemesi bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir .
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince; davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin 6100 sayılı kanununa uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, her iki davanın da kabulü ile boşanmaya karar verilmesinde ve kusur değerlendirilmesinde, kusur belirlemesine göre, tarafların koşulları oluşmayan maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddinde,, kamu düzenini aykırılık saptanmayan velâyet ve kişisel ilişkiye yönelik düzenlemede, velâyeti anneye verilen ortak çocuk Aslım Şimal için iştirak nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafaka miktarında her hangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen karşı dava, reddedilen tazminat talepleri bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir .
2.Davalı davacı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen asıl dava, velâyet, tazminat talepleri, yargılama giderleri ve vekalet ücreti bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığ, davaların kabulünün yerinde olup olmadığı, tarafların reddedilen tazminat talepleri, velâyet düzenlemesi, iştirak nafakası miktarı noktasında toplanmaktadır
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci maddesi, 330 uncu maddesi, 336 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.