"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2925 E., 2023/1729 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Karşıyaka 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/337 E., 2022/317 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı-davalı kadın vekili ve davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı kadın vekili ve davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin evlilik birliğinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, kadını hiçbir zaman eşi olarak görmediğini, sevgi ve saygı göstermediğini, erkeğin ailesinin evliliklerine müdahale ettiğini, erkeğin kadını aşağıladığını, küçümsediğini, rencide ettiğini, bağırdığını, baskı yaptığını, devamlı psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, alkol kullandığını, sadakatsiz davranışlarının bulunduğunu, hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aile konutunun kadına özgülenmesine, aylık 3.000,00 TL tedbir nafakasının erketen alınarak kadına verilmesine, 1.500.000,00 TL maddî tazminat ile 1.500,000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının hastalık derecesinde titiz olduğunu, kadının temizlik dışında hayatın diğer tüm alanlarında aşırılığının mevcut olduğunu, kadının aşırı şüpheci olduğunu, şüphecilik hastalığının tedavisi için üniversite hastanesine gittiğini, bir müddet düzelme olmasına rağmen hastalığın tekrar ortaya çıktığını, erkeğin ailesinin Ankara'da yaşadıklarını, son 10 yıldır ortak konuta ziyaretlerinin bulunmadığını, kadının erkeğin iş yerinden bir kadından şüphelendiğini, kadının iş yerini, babasını ve yeni evlendiği eşini aradığını, iki yıldır küs kaldığını, psikolojik şiddet uyguladığını, savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddine, 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, aylık 2.400,00 TL tedbir nafakasının kadından alınarak erkeğe verilmesine, 50.000,00 TL maddî tazminat ile 600.000,00 TL manevî tazminatın kadından alınarak erkeğe verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1. İlk Derece Mahkemesi 25.06.2020 tarih 2018/798 esas 2020/352 karar sayılı kararında tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların tazminat ve nafaka taleplerinin reddine karar vermiş, kararın davacı-davalı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, kabul edilen karşı dava, asıl davada reddedilen tazminat ve nafaka talepleri bakımından, davalı davacı erkek vekili tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, kabul edilen asıl dava bakımından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 21.06.2021 tarih 2020/1696 esas 2021/1073 karar sayılı ilamı ile tanık Ayşegül 'ün beyanının tereddüte yol açtığı gerekçesi ile kararın kaldırılmasına, mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin; evlilik birliğinin kendisine yüklediği görev ve sorumlulukları yerine getirmediği, kadına ilgisiz davrandığı, boşanacağını söylediği, yatağını ayırarak yatak odasında eşi ...'dan ayrı yattığı, kadın ile uzun süreli olarak küs kalarak konuşmadığı, kadının; aşırı kıskanç olduğu, erkeğin kendisini iş yerinde çalışan kadın ile aldattığını iddia ederek iş yerinde çalışan kadını arayıp hakaret ettiği, bu şekilde davalıyı toplum içerisinde küçük düşürdüğü, erkeğin ailesine ve kız kardeşlerine küçük düşürücü mesajlar atarak aşağıladığı, erkek ile küs kalarak konuşmadığı , bu hâlde taraflar arasında ortak hayatı temelden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut olduğu, evlilik birliğinin temelden sarsılmasında tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların tazminat ve nafaka taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı-davalı kadın vekili ve davalı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, erkeğin boşanma davasının kabulü, tazminat ve nafaka taleplerinin reddi bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı -davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, erkeğin tazminat ve nafaka taleplerinin reddi bakımından kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kusur durumunun doğru olarak taktir edildiği, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen karşı dava, reddedilen nafaka ve tazminat talepleri bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvurusunda özetle; kusur belirlemesi, kabul edilen asıl dava bakımından kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl ve karşı davanın kabulü, maddî tazminat, manevî tazminat, nafaka şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci ve 176 ncı maddesi. 6100 sayılı Kanun 190 ıncı, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacı-davalı kadın tanıklarının sözlerinin bir kısmı 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla kadın tarafındanm açılan asıl davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile asıl davanın kabulüyle boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi ve kadının kabul edilen asıl davası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararınınkusur belirlemesi ve kadının kabul edilen asıl davası yönünden erkek yararına BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması gerekli hale gelen erkeğin boşanma davası ve fer'îlerine ilişkin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına,
Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.