Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9201 E. 2024/7194 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi ve hükmedilen maddi-manevi tazminat miktarının doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı değerlendirilerek, davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1360 E., 2023/1411 K.

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli 1. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/158 E., 2022/255 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve mehir alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma ve mehir alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının bütün vaktini sosyal paylaşım sitelerinde geçirdiğini, evli olduğuna ilişkin hiçbir paylaşım yapmayıp müvekkiline de yaptırmadığını, müvekkilini sürekli "seni, anneni, babanı öldürürüm, seni terk edip bırakıp giderim" diyerek tehdit ettiğini, ortak konuta alkollü gelmeye başladığını, müvekkilinin üzerine yürüdüğünü, baskıcı tutumları ile davacının hürriyetini kısıtladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, müvekkilinin ailesine de saygısız davrandığını belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, 30.000,00 TL mehir alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının asılsız olduğunu, davacının ailesinden kaynaklı problemler olduğunu, onların kadını kışkırttığı, tarafların hiç yalnız kalamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının telefonda fazla vakit geçirerek davacıyı ihmal ettiği, maddî olarak ihtiyaçlarını karşılamadığı ve davacıya harçlık vermeyerek, parasının olmadığını söyleyerek ekonomik şiddet uyguadığı, evden ayrılıp davacıyı terk edeceğini söyleyerek duygusal şiddet uyguladığı, düğün fotoğraflarını ve evli olduğunu sosyal medyada paylaşmayarak güven sarsıcı davranışta bulunduğu, davacının annesine "kes sesini" diyerek ve davacının babasına "konuşmayı öğren" demekle saygısızlık yaptığı, akrabalarıyla görüştürmediği ve evi terk ettiği ancak davacı vekilinin 08.10.2021 havale tarihli dilekçesi ile sadakatsizlik iddiasına yönelik dosyaya sunulan delillere itibar edilmeyerek hükme esas alınmadığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, davacı kadın lehine aylık 400,00 TL tedbir, 4721 sayılı Kanun'un 176 ıncı maddesi gereği 9.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasına, 17.000,00 TL maddî, 17.000,00 TL manevî tazminata, mehir alacağı davasının kabulü ile 30.000,00 TL'nin faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve mehir alacağı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mehir senedinden kaynaklanan alacak talebinin aile hukukundan kaynaklanan alacak niteliğinde olmayıp genel hükümlere dayalı bir alacak talebi niteliğinde olduğu, Asliye Hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle mehir alacağına yönelik istinaf talebinin kabulüne, mehir alacağı davasında Asliye Hukuk mahkemesi görevli olduğundan Mahkemece görevsizlik kararı verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi için mehir alacağına yönelik kararın tamamının kaldırılarak bu yönden İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine erkeğin kusur tespiti ve tazminatlara yönelik istinaf talebinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminatlar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.