Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9203 E. 2024/2795 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında hükmedilen ziynet alacağının hesaplanmasında kullanılacak tarih itibariyle uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Ziynet alacağının hesabında, bilirkişi raporu tarihi yerine dava tarihi esas alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının ziynet alacağı yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/35 E., 2021/790 K.

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında görülen boşanma ve ziynet alacağı davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne, ziynet alacağı talebinin kabulüne, kesinleşen yönlerden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; davalının 2013 yılında davacının teyzesi ile imam nikahlı olarak evlenerek yaşamaya başladığını, bu durumun davacının psikolojisini bozduğunu ve manevî çöküntüye sürüklediğini, olaydan sonra davacının ailesinin yanına geldiğini, ortak çocuklara ise davalı eşin ailesinin baktığını ve davacıya göstermediklerini, davalı eşin çocuklarla ilgilenmediğini, çocukların hem anne hem babadan ayrı yaşadıklarını, davalı eşin aynı zamanda ziynetlerini de çeşitli bahanelerle kendisinden alıp sattığını ve sonrasında geri almadığını, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın için aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 10.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata ve ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün değilse fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 21.700,00 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemiş, duruşmalara katılmamıştır.

III.MAHKEME KARARI

Mahkemenin 04.11.2015 tarihli kararı ile; tarafların 08.03.2007 tarihinde evlendikleri, iş bu evlilikten ortak 2 çocuklarının bulunduğu, özellikle dinlenen davacı tanıklarının beyanlarından davalının davacıyı aldattığı, kız kaçırarak bu kişi ile birlikte yaşamaya başladığı, tanık beyanlarından bu kişinin davacının teyzesi olduğu, davalının aile nüfus kayıtlarının incelenmesinden davalının 24.07.2014 doğumlu ... isminde annesinin adı ... olan bir çocuğunun bulunduğu, bu sebeple tarafların uzun süredir ayrı yaşadıklarının ve davalının davacıyı aldattığı hususunun sabit olduğu belirtilerek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuklar için aylık 200,00’er TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 5.000,00 TL maddî, 5.000,00 TL manevî tazminata, ziynet alacağı davasının ise ispatlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 25.09.2018 tarih, 2016/23782 Esas, 2018/9874 Karar sayılı ilamıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırının ağırlığı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu, yine kadının ziynet alacağı davasının kabulü gerekirken, yazılı gerekçe ile ziynetlere ilişkin talebin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle reddedilen ziynet alacağı davası ile tazminatların miktarı yönlerinden kadın yararına bozulmasına, sair yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bozmaya uyan Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanma, velâyet, nafaka yönünden Mahkeme hükmü onanmış olduğundan bu konularda karar verilmesine yer olmadığına, kadın lehine 8.000,00 TL maddî, 15.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, kadının talep ettiği ziynetlerin varlığı ve niteliği sabit olup, yine dinlenen tanık beyanlarına göre dava konusu altınların davalı tarafından bozdurulduğu ve bedelinin davacı kadına verilmediği, davalı erkeğin ziynet bedelini de alarak davacı kadının teyzesiyle kaçtığının anlaşıldığı, ziynet alacağının tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, ziynetlerin eşyalarının değerlerinin hesaplandığı,bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından ıslah dilekçesinin sunulduğu, davalı vekiline ıslah dilekçesinin tebliğ edilmiş olduğu, alınan raporun dosya kapsamına uygun karar vermeye elverişli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınıp, kadının ziynet alacağı davasının kabulü ile hükümde ayrıntılı olarak belirtilen ziynetlerin toplam bedeli olan 102.303,00 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile kabul edilen ziynet alacağı yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkin davada bozmaya uygun karar verilip verilmediği, tazminatların miktarı ve ziynet alacağı bedeli noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı, 174 üncü, 220 nci, 222 nci, 226 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 50 ve 51 nci maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı anlaşılmakla; davalı erkek vekilinin "kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlara" yönelik temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Davalı erkek vekilinin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelemesine gelince; ziynet, bozmaya uyularak ziynet davası kabul edilmişse de, ziynet davasına konu edilen ziynetlerin her birinin cins,ayar,gram değerleri belirtilerek dava tarihi itibariyle belirlenen değerleri üzerinden ve dava tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte hüküm altına alınması gerekirken 22.12.2020 tarihli bilirkişi raporu ve yine aynı tarihe göre yapılan bilirkişi raporu esas alınarak değer tespiti üzerinden karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Mahkeme kararının ziynet alacağı davası yönünden davalı erkek yararına BOZULMASINA,

2. Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi ile kararın bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ONANMASINA,

Peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.