Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9567 E. 2024/6191 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayet, nafaka ve tazminat konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılık bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçesinde hata yapılmadığı gözetilerek, davalı-davacı erkeğin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1080 E., 2023/1230 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 23. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/366 E., 2021/252 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı kadın vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, erkeğin sabaha karşı eve geldiğini, kadını evden kovduğunu, kadını aldattığını, eve ilgisiz olduğunu iddia ederek asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kadına verilmesine, çocuklar ve kadın yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinden özetle; kadının 20.04.2018 tarihinde başkası ile evleneceği diyerek evi terk ettiğini, çocukları da yanına aldığını, erkeğe çocukları göstermediğini iddia ederek davanın kabulüne, çocuklarla baba arasında kişisel ilişki tesisine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

2.Davalı-davacı erkek vekili asıl dava cevap dilekçesinden özetle;kadının iddialarının doğru olmadığını, kadının erkekten boşanıp başkasıyla evleneceğini belirttiğini, kadının fevri hareketlerinin bulunduğunu, erkeğe saygı ve sevgi göstermediğini belirterek asıl davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına "şerefsiz, lan" şeklinde sözlerle hakaret ettiği, erkeğin kadını evden kovduğu, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, kadına "kaşarsın, kaşarlık etme, o benim artık karım değil " dediği bu yönlerden davalı birleşen dava davacısının kusurlu olduğu, kadının da erkeğe karşı "başkası ile evleneceğim, senden daha iyisini bulacağım" şeklinde ifadeler kullandığı, bu haliyle erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, çocukların anne ile bulundukları ortama alıştığı, düzenlerinin değiştirilmemesi gerektiği kanaati ile çocukların velâyetinin anneye verilmesine, kadının çalışmadığı, düzenli, yeterli, yoksulluktan kurtaracak nitelikte gelirinin bulunmadığından kadın yararına aylık 600,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, mevcut veya beklenen menfaatlerdeki zedelenm , kişilik haklarına yapılan saldırı dikkate alınarak kadın yararına 30.000,00 TL maddî tazminat, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, birleşen davanın kabulü ile çocuklar ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk Affan yararına aylık 450,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, çocuk Talha yararına aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hükmün tüm yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı erkeğin istinaf itirazının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; hükmün tüm yönlerinden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulünün doğru olup olmadığı, maddî ve manevî tazminat ile iştirak ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, mevcutsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, velâyet ve kişisel ilişki düzenlemesi takdir edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 inci maddesi, 327 inci ve 328 inci maddeleri, 330 uncu maddesi, 335 inci ve 336 ıncı maddeleri, 6098 sayılı Türk Boçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.