"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1822 E., 2023/1626 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Hatay 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/1067 E., 2023/203 K.
Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tapu iptali ve tescili ve alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın vazgeçme nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların anlaşmalı olarak boşandıklarını, boşanma protokolü uyarınca Hatay İli ... İlçesi ... Mahallesi 2730 parsel sayılı taşınmazın ortak çocuk ... adına tescil edileceğini ancak davalının sözleşmeye aykırı hareket ederek söz konusu taşınmazı 3. bir kişiye devrettiğini, dava konusu taşınmazın müvekkil adına tescil edilme olanağı davalı tarafından ortadan kaldırıldığından söz konusu taşınmazın gerçek satış bedelinin davalıdan alınarak davacı müvekkile ödenmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
2. Davacı vekili 11.02.2022 tarihli dilekçesinde; 08.11.2021 tarihli dilekçe ile açtıkları davayı geri aldıklarını, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davacı vekili 29.09.2022 tarihli dilekçesinde; 11.02.2022 tarihli dilekçe ile açtıkları davayı geri aldıklarını ancak geri alma- vazgeçme iradesinden vazgeçtiklerini belirterek talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı 20.10.2022 tarihli dilekçesinde; davacı vekilinin 11.02.2022 tarihli dilekçe ile geri alma talebinde bulunduklarını, "geri alma" iradesine muvafakat ettiklerini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının hüküm kesinleşmeden davasını geri aldığı,davalının da davacı tarafın davasını geri almasına muvafakat verdiği, her ne kadar davacı tarafça vazgeçme kararına davalı tarafça henüz muvafakat edilmeden 'vazgeçmeden vazgeçildiğine' ilişkin dilekçe sunulmuş ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.11.2020 tarih ve 2017/17-2635 Esas - 2020/906 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere vazgeçme beyanı verildiği anda sonuç doğurur ve bu sebeple vazgeçmeden vazgeçme mümkün olmadığı gerekçesi ile; davacı tarafın davasını geri almaktan vazgeçtiğine ilişkin dilekçe hükme esas alınmayarak, davanın geri alınması sebebiyle açılmamış sayılmasına, davalı vekili lehine ön inceleme aşamasından önce dava geri alındığından, vekâlet ücretinin yarısına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava açma ehliyeti bulunmadığını öncelikle taraf sıfatı yönünden davanın reddine karar verilmesine gerektiği ve müvekkili lehine yarı vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu belirterek taraf sıfatı ve vekâlet ücreti yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri gibi karar verilmesini talep etmiştir. Davacının davasını geri alması nedeniyle dava hakkında açılmamış sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğunu ancak asgari ücret tarifesinin altıncı maddesi gereğince vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmesinin yas davalının ölmesi sebebiyle miradsçılarına husumet yöneltilemeyeceğini, davacının taşınmazın satımına olumlu yaklaşmaması ve maddi zorluklar sebebiyle hisse devrinin yapılamadığını, davacının davayı iki kez ıslah ettiğini ve davalı mirasçılarının ekonomik durumunun iyi olmaması sebebiyle araç bedeline hükmedilmesinin doğru olmadığını belirterek; kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf buşvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davasını geri alması nedeniyle dava hakkında açılmamış sayılmasına karar verilmesinin ve asgari ücret tarifesinin altıncı maddesi gereğince vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmesinin usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının anlaşmalı boşanmadan kaynaklı tapu iptali ve tescili, alacak davası açmaya yetkisinin olup olmadığı, vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 123 üncü, 323 üncü ve 326 ıncı, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrası. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.