"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1323 E., 2023/1510 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/529 E., 2021/436 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 29.08.2005 tarihinden beri evli olduklarını ve bu evlilikten ortak 1 çocuklarının bulunduğunu, davalının kendisini aldatarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, erkeğin davacı eşine sürekli kredi çektirerek ailesini maddî sıkıntı içerisine soktuğunu beyan ederek tüm bu nedenlerle evlilik birliklerinin artık çekilmez bir hal aldığını, davalının sadakatsizliğinden dolayı tüm sevgi, saygı ve güven bağlarını yitirdiğini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nda aile terapistine gittiklerini ancak terapistin evlilik birliklerinin yürütülemeyecek derecede sarsıldığını ve kendilerine yardımcı olamayacaklarını belirttiğini, bu seanslarda davalının kendisini aldattığını açıkça beyan ettiğini tüm bu nedenlerden dolayı ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesini, ortak çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesini, yargılama ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalının süresi içinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının davalıdan kaynaklanan geçimsizliğini ve davalının az da olsa kusuru olduğunu gösteren herhangi bir hususun dinlenen tanık beyanlarına göre sabit olmadığı,bu yönde başkaca delil de sunulmadığı, her ne kadar dosyaya bazı telefon mesajları ibraz edilmiş ise de; mesaj tarihlerinin dava açıldıktan sonraki tarihlere ilişkin olduğu, her davanın açıldığı tarih itibariyle değerlendirilmesi gerektiği, kaldı ki bu mesaj içeriklerine de davacı tarafça dayanılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunda özetle; yerel mahkeme tarafından verilen kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının kusurlu olduğunu, daha önce de kadının boşanma davası açtığını ve reddine karar verildiğini, İlk Derece Mahkemesi tarafından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesi gerektiğini, davacı kadın tarafından sunulmuş olan mesajların dikkate alınması gerektiğini beyan ile yerel mahkeme tarafından verilen kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı kadının iddia ettiği vakıaları ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddi yönünde karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz başvurusunda özetle; istinaf dilekçesini tekrar ile Bölge Adliye Mahkemesi ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararların hukuka aykırı olduğunu, İlk Derece Mahkemesi tarafından 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin dördüncü fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına karar verilmesi gerektiğini, davacı kadın tarafından sunulmuş olan mesajların dikkate alınması gerektiğini beyan ile İlk Derece Mahkemesince verilen kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.