"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1669 E., 2023/1491 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 11. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/109 E., 2023/84 K.
Taraflar arasındaki asıl kişisel ilişkinin kaldırılması, birleşen velâyetin değiştirilmesi, birleşen davaya karşı iştirak nafakası davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kısmen kabulüne, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine, birleşen velâyet davasının reddine, birleşen davaya karşı iştirak nafakası davasının kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-davacı vekilinin velâyetin değiştirilmesi davasına ve iştirak nafakası davasına yönelik istinaf taleplerinin esastan reddine, davalı-davacının kişisel ilişkinin sınırlandırılmasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı-davalı vekili dava dilekçesinde; davalı-davacı babanın, tarafların ortak çocuğunu 45 günlükken terk ettiğini, çocuk 7 yaşına gelene kadar toplamda 7 kere bile görmediğini, çocuk 7 yaşındayken sömestr tatilinde yatılı olarak yanına götürdüğünü, çocuğun babasının yanında olduğu süre boyunca travmatik olaylara maruz bırakıldığını, ilaçlarını bile vermediklerini, çocuğun babasını tanımadığını ve ondan korktuğunu, kişisel ilişkinin kaldırılması gerektiğini iddia ederek kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı-davalı kadın vekili birleşen dosyaya vermiş olduğu cevap ve karşı dava dilekçesinde; birleşen davanın reddine, karşı davanın kabulü ile ortak çocuk yararına aylık 2.000,00 TL tedbir-iştirak nafakasına, nafakanın gelecek yıllarda ne miktarda ödeneceğinin karar altına alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı vekili asıl davaya cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı vekili birleşen dava dilekçesinde ortak çocuğun velâyetinin kendisine verilmesi gerektiğini iddia ederek çocuğun velâyetinin babasına verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Davalı-davacı vekili birleşen davaya karşı davada cevap vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların İstanbul 12. Aile Mahkemesinin 2016/352 Esas, 2016/368 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları ve ortak çocuğun velâyet hakkının anneye bırakıldığı, babanın halen Antalya İli Alanya İlçesinde ikamet ettiği, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talepli davada, sosyal inceleme raporu uyarınca ortak çocuğun, babaya yönelik endişeli ve kaygılı duygu durumunun bulunması, baba ve annenin farklı illerde yaşıyor oluşu, babayla çocuk arasında 2 haftada bir kurulacak yatılı kişisel ilişkinin ortak çocuk için yorucu olabileceği ve bu durumun çocuğun düzenini bozabileceği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile; çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin, ortak çocuk ... ve davalı baba ...'ın her ayın 1. hafta sonu cumartesi günü saat 10:00'dan pazar günü saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00’dan saat 18.00’e kadar, her yıl sömestir tatilinin 1. günü saat 10.00’dan 7. günü saat 18.00’e kadar, her yıl temmuz ayının 1. günü saat 10.00’dan 15. günü saat 18.00’e kadar kişisel ilişki kurulmasına şeklinde değiştirilmesine, birleşen davanın reddine, birleşen davaya karşı davanın kabulü ile; ortak çocuk yararına aylık 2.000,00 TL iştirak nafakası ödemesine, iş bu nafakaya her yıl TUİK'in belirlediği ÜFE oranında artış uygulanmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı vekili, asıl davanın ve birleşen davaya karşı davanın reddi, birleşen davanın kabulü gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İstinaf incelemesine gönderilen dosyada baba ile çocuk arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını gerektirecek çocuğun menfaatine aykırı davranışlar bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının diğer yönlerden usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davalı-davacı vekilinin velâyetin değiştirilmesi davasına ve iştirak nafakası davasına yönelik istinaf taleplerinin esastan reddine, davalı-davacının kişisel ilişkinin sınırlandırılmasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl kişisel ilişkinin kaldırılması, olmadığı takdirde sınırlandırılması davasının reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı-davalı vekili, davalının, tarafların ortak çocuğunu 45 günlükken terk ettiğini, çocuk 7 yaşına gelene kadar toplamda 7 kere bile görmediğini, çocuk 7 yaşındayken sömestr tatilinde yatılı olarak yanına götürdüğünü, çocuğun davalının yanında olduğu süre boyunca travmatik olaylara maruz bırakıldığını, ilaçlarını bile vermediklerini, çocuğun davalıyı tanımadığını ve ondan korktuğunu, idrak çağındaki çocuğun görüşü alınmadan karar verildiğini, kişisel ilişkinin azaltılması gerektiğini, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; asıl davada verilen ret kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, çocukla baba arasındaki kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 182 nci, 323 üncü, 324 üncü maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddesi; Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi 3 üncü, 9 uncu ve 12 nci maddeleri, Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.