"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3121 E., 2023/3421 K.
KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Burdur Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/17 E., 2022/473 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince karşı ve birleşen davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, asıl davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine, iştirak nafakası miktarının artırılmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının sevgisiz olduğunu, erkeğe hakaret ettiğini, sürekli küstüğünün, doğum yaparken erkeğe haber vermediğini iddia ederek asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı-davacı kadın vekili karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadını evden kovduğunu, evden ayrıldıktan sonra hiç aramadığını, kadının hamileliği ile ilgilenmediğini, doğum aşamasında da maddî ve manevî destek olmadığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların fiilen 13.05.2020 tarihinde ayrıldığını, ortak çocuğun 26.07.2020 tarihinde dünyaya geldiğini, erkeğin çocukla ilgilenmediğini iddia ederek çocuk yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı-karşı davalı erkeğin kadının hamilelik ve doğum gibi yardıma ihtiyacı olduğu dönemde evlilik birliğinden doğan bakım ve gözetim görevini ihlal ettiği, doğum sürecinde davalı-karşı davacı kadının yanında bulunmadığı, ihtiyaçları ile ilgilenmediği, ayrıca ortak çocuğun ihtiyaçları ile de ilgilenmediği, bu yönüyle erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesi ile karşı ve birleşen davanın kabulüne asıl davanın reddine, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk yararına aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, mevcut ve beklenen menfaatleri zedelendiğinden kadın yararına 40.000,00 TL maddî tazminata, kişilik hakları ihlal edilmediğinden kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi, karşı ve birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi, maddî tazminata hükmedilmesi, reddedilen tazminat talepleri ile hükmedilen nafakalar yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; maddî tazminat ile nafakalar miktarı ile manevî tazminata hükmedilememesi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesinin kabul ettiği kusurların ve karşı davanın kabulü asıl davanın reddinin doğru olduğu, ancak hükmedilen iştirak nafakasının az olduğu gerekçesi ile kadının iştirak nafakası miktarı yönünden istinaf talebinin kabulü ile hükmün iştirak nafakası miktarı yönünden kaldırılmasına, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; k maddî tazminat ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları ile manevî tazminata hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; manevî tazminata hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı; hükmedilen maddî tazminat ile tedbir ve iştirak nafakası miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı maddesi, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 inci maddesi, 327 inci ve 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 inci ve 51 inci maddesi.
Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı-davacı kadının aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.4271 sayılı Kanunu'nun 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, boşanmaya sebebiyet vermiş olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın, kusurlu olandan manevî tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda; erkeğin, doğum sürecinde davalı-davacı kadının yanında bulunmadığı, ihtiyaçları ile ilgilenmediği, tazminat isteyen davalı-davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayın kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. O halde Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (4271 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 6098 sayılı Kanunun 50 ve 51 inci maddeleri) dikkate alınarak davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda manevî tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
3.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddelerinde düzenlenen hakkaniyet kuralları dikkate alınarak 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca daha uygun miktarda maddî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının reddedilen manevî tazminat talebi ile kadın lehine hükmedilen maddî tazminat miktarı yönünden BOZULMASINA,
2.Davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.