Logo

2. Hukuk Dairesi2024/1543 E. 2024/8964 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evliliğin ölümle sona ermesi sebebiyle açılan davada, sağ kalan eşin kusurunun tespiti, velayet, nafaka ve vekâlet ücreti konularında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Evliliğin ölümle sona ermesi nedeniyle boşanma ve fer'ilerine dair hüküm kurulamayacağı, ancak kusur belirlemesinin yapılabileceği, diğer taraftan vekâlet ücretinin Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle belirlenmesi gerektiği gözetilerek, davacı mirasçısının vekâlet ücreti yönünden yaptığı temyiz itirazı kabul edilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1239 E., 2023/1588 K.

KARAR : Başvurunun kabulüyle yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/954 E., 2023/353 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, iştirak nafakasına, maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm tesisine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; kadının Huntington hastalığına yakalandığını, bu hastalığın başlangıcında erkeğin kadını küçümsediğini, eleştirdiğini, tedavi süreci ile ilgilenmediğini, kadının ve çocuğun bakıma ihtiyacı olması ve erkeğin kadınla ilgilenmemesi nedeniyle kadının kök ailesinin yanına taşınmak zorunda kaldığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, nafakaların her yıl enflasyon oranında artırılmasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; kadının aileden genetik gelen bu hastalığı erkekten sakladığını, kadının evlilik içinde yapması gereken görevleri yapmadığını, kadının müşterek çocuğa kötü davrandığını, müşterek haneyi 2009 yılından beri terk ettiğini belirterek tarafların boşanmalarına, çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı kadının 22.10.2021 tarihinde vefat ettiği, babanın çocukla kişisel ilişki kurmadığı, erkeğin kadına "saf,salak,bir şeyden anlamaıyorsun" tarzında sözler söylediği, hastalığı ile ilgilenmediği, bu sebeple erkeğin ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile boşanma talebi konusuz kaldığından boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, babanın velâyet talebinin reddine, kişisel ilişki kurulmasına da yer olmadığına, çocuk yararına aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, her yıl ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, erkeğin manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; velâyet, kabul edilen tazminatlar ve nafaka yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ilk derece mahkemesince evlilik ölümle sona erdiğinden boşanma ve boşanmanın ferileri niteliğindeki talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek kusur belirlemesi yapılması ile yetinilmesi gerektiği, boşanmanın fer'isi niteliğindeki maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden karar verilmiş olması ve ortak çocuk hakkında velâyet, kişisel ilişki ve yararına iştirak nafakası takdir edilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, ayrıca, ana ve babadan birinin ölümü halinde velâyetin sağ kalana ait olacağı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşine hakaret eden ve hastalandıktan sonra eşi ve çocuğuyla ilgilenmediğinden dolayı birlik görevlerini ihmal eden erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına atfı kabil bir kusurun varlığının ispat edilemediği gerekçesi ile davalı erkeğin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin infazda tereddüt yaratmamak üzere hükmün bütünü ile kaldırılmasına, evlilik birliği ölüm ile sona erdiğinden boşanma ve boşanmanın ferilerine ilişkin talepler yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalı erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek şekilde tam kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı kadın mirasçısı kayyımı vekili temyiz dilekçesinde özetle; çocuk yararına takdir edilen tedbir nafakasının kaldırıldığı ve vekâlet ücreti yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin tam kusurlu olduğu şeklinde hüküm verilmesi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; evliliğin ölümle sona ermesi nedeniyle sağ kalan eşin kusurlu olup olmadığı yönünde devam eden davada erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun olup olmadığı, vekâlet ücreti ve çocuk yararına tedbir nafakası takdir edilip edilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddî ve 326 ıncı madde, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci, 4 üncü, 6 ıncı, 169 uncu ve 181 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı erkek vekilinin tüm, davacı mirasçısı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin 16.05.2023 tarih 2018/954 Esas, 2023/353 Karar sayılı kararı ile evlilik ölümle sona erdiğinden boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı taraf yararına 9.200,00 TL vekâlet ücretine hükmedildiği, hükmün davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi'nin 01.11.2023 tarihli yukarıda esas ve karar numarası yazılı kararı ile hükmün bütünüyle kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisine karar verildiği, davacı taraf yararına 9.200,00 TL vekâlet ücretine hükmedildiği, davacı mirasçısı vekili tarafından vekâlet ücreti miktarı yönünden karar temyiz edilmiştir. Hükmün tamamen kaldırıldığı gözetildiğinde; Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davacı mirasçı lehine Bölge Adliye Mahkemesi'nin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücreti takdir ve tayin edilmesi gerekirken yazılı şekilde ilk derece mahkemesinin karar tarihi itibarıyla hüküm kurulması doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı vekilinin tüm, davacı mirasçısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davacı mirasçısı vekilinin vekâlet ücreti miktarına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının dördüncü bendinde geçen "9.200,00TL" yazısının hükümden çıkartılarak yerine "17.900,00TL" yazılması suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden Gürkan'a iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz karar harcının temyiz eden Canbeyi'ne yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.