"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2070 E., 2023/2173 K.
DAVA TÜRÜ : Boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ortaca 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2018/297 E., 2020/367 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın vekili tarafından yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarları, yoksulluk nafakasına ilişkin sonraki yıllarda artırım hükmü kurulmaması, maddi ve manevi tazminata ilişkin ise faize hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre davacı kadın vekilinin aşağıdaki (2) ve (3) numaralı paragraflar kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerekmiştir.
3.Davacı kadının dava dilekçesinde talep ettiği yoksulluk nafakasına ilişkin sonraki yıllarda artırım talebi ile maddi ve manevi tazminata ilişkin faize hükmedilmesi talebi bulunmaktadır. Mahkemece yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş ise de; kadının yoksulluk nafakasına sonraki yıllar için artış hükmü kurulması talebi ile maddi ve manevi tazminata ilişkin faize hükmedilmesi talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Hal böyle iken kadının yoksulluk nafakasına ilişkin sonraki yıllar için artış hükmü kurulması ile maddi ve manevi tazminata faiz işletilmesi talepleri hakkında olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda (2) ve (3) numaralı paragrafta belirtilen yönlerden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda (2) ve (3) numaralı paragrafta belirtilen yönlerinden BOZULMASINA,
3.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.