"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/305 E., 2023/3617 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Denizli 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/320 E., 2021/729 K.
Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının iştirak nafakasına ilişkin bölümünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davacının diğer, davalının tüm istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ... isimli çocuğunun babasının davalı olduğunu, davacının çocuğu küçük olduğu için çalışmadığını ve babasının da çocuk için ekonomik yardımda bulunmadığından zorlandığını iddia ederek küçük ...'nun babasının davalı ... olduğunun tespitine, davacının doğum giderleri, doğumdan önceki ve sonrası 6'şar haftalık geçim giderleri gebelik ve doğum sebebiyle oluşan diğer giderleri için 20.000,00 TL maddî tazminata, ortak çocuk yararına aaylık 5.000,00TL tedbir-iştirak nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; maddî gerçeğin ortaya çıkarılması açısından gerekli tespitlerin yapılmasını, davacının dilekçesinde belirtmiş olduğu nafaka ve tazminat taleplerini kabul etmediğini beyan etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 18.11.2020 tarihli kararı ile davanın kabulüyle küçük ...'nun babasının davalı ... olduğunun tespitine, küçük ... yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, doğum gideri olarak 3.074,40 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, nafaka ve tazminatın miktarı; davalı vekili ise tazminat ve nafaka talebi ile reddedilen tazminat miktarı üzerinden taraflarına vekâlet ücreti verilmemesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesinin 2021/568 Esas ve 2021/1111 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafça sunulan dava dilekçesinin, Cumhuriyet Savcısına usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği gibi hazineye de tebligat yapılmayıp müzekkere yazıldığı, davacı kadın vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ...'e ait vekâletnamelerin genel vekâletname olduğu, babalığın hükmen tespiti davası ile ilgili özel yetkiyi içermediği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp raporu ile sabit olduğu üzere davalının küçüğün babası olduğu, davalının çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılması gerektiği, doğum öncesi ve sonrası 6'şar haftalık geçim giderleri ve ve doğum sebebiyle oluşan diğer giderleri içeren maddî tazminatının miktarının 3.074,40 TL olduğuna ilişkin bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne küçük ...'nun babasının davalı ... olduğunun tespitine, küçük ... yararına aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, doğum gideri olarak 3.074,40 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı kadın vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; iştirak nafakası ve tazminatın miktarına, faiz istemi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı erkek vekili, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; iştirak nafakasının miktarı, tazminat, davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velâyet kendisine tevdi edilmeyen tarafın, ekonomik imkanları ölçüsünde ortak çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlü olduğu, ana ve babanın bakım borcunun, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceği, çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlü oldukları, nafaka miktarının, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirleneceği, nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirlerinin de göz önünde bulunduracağı, evlilik dışı doğan çocuğun velâyeti anaya ait ise de babanın da çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılması zorunlu olduğu, Mahkemece ana ve babanın sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşulları, küçüğün ihtiyaçları ile hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerektiği, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları ile paranın satın alma gücü göz önüne alındığında; mahkemece hükmolunan iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin iştirak nafakasının miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi'nin iştirak nafakasına ilişkin bölümünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, ortak çocuk ... için babalık kararının kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.500,00 TL iştirak nafakasına, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin ise diğer istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; nafaka, tazminat ile yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, 4721 sayılı Kanun'un 304 üncü maddesinde düzenlenen tazminata esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olup olmadığı, tazminata ve çocuk yararına nafakaya hükmedilmesinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığı, miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı, babalık davasının ferisi niteliğindeki taleplerin kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmesi halinde ret-kabul oranına göre yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü, 182 nci, 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü, 327 nci, 333 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 31.07.2004 tarihli ve 25539 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Adli Tıp Kurumu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 13 üncü, 19 uncu maddeleri; Anayasa Mahkemesi'nin 27.10.2011 tarihli ve 2010/71 Esas, 2011/143 Karar sayılı kararı, Anayasa Mahkemesi'nin 15.03.2012 tarihli ve 2011/116 Esas, 2012/39 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.