"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1200 E., 2023/1333 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara Batı 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/668 E., 2022/250 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı-davacı erkeğin maddî tazminat talebinin boşanmanın eki niteliğinde olmadığından tefriki ile sair istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin alkol kullanımının bağımlılık derecesinde olduğunu, erkeğin kadına fiziksel, ekonomik, psikolojik ve sözlü şiddet uyguladığını, bu nedenle kadının darp raporu alıp şikayetçi olduğunu ve uzaklaştırma kararı çıkarttığını, erkeğin sinir krizi geçirip bıçakla kadına saldırdığını, 15 gün birliktelik yaşadıklarını akabinde kadının kadın sığınma evinde kaldığını, erkeğin kadına hakaret ve tehditlerde bulunduğunu, darp ettiğini, aldattığını iddia ederek davanın kabulüne, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 2.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına yasal faizi ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, kişisel eşyaların iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, aksine alkol kullanmak isteyenin kadın olduğunu, soruşturma ifadesinde darp olmadığını söylemesine rağmen dava dilekçesinde darp olduğu söyleyerek çelişki yarattığını, pahalı alışverişler yaparak maddî yönden erkeği zor duruma soktuğunu, erkeğin bilmediği bir telefon hattı ile eski erkek arkadaşları ve eşleri ile görüşmeye devam ettiğini, kaç kere evlenip boşandığını söylemediği ev işlerini yapmadığını, erkeğe hakaret edip, mutfak eşyalarını üzerine fırlattığını, eve almadığını iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına evlilik için yaptığı masraflara karşılık 100.000,00 TL maddî tazminata ve 100.000,00 TL manevî tazminata yasal faizi ile karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin kadına tehdit ve hakarette bulunduğu ve bu eylemleri nedeniyle Kırıkkale 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 2021/110 Esas 2021/198 Karar sayılı ilamı ile ceza aldığı, davalının basit yaralama suçundan dolayı beraat ettiği ve sair kusur isnatlarının ispatlanamadığı, erkeğe ait hattın kayıtlarının istenilmesini talep etmişse de hattın dava dışı şahsa ait olduğunu ve gsm kayıtlarının istenilmediği, kadının ise evde yemek, ütü yapmayarak birlik görevlerini yerine getirmediği, fazla para harcadığı, daha önce üç kez evlendiğini davalıya söylemeyerek güven sarsıcı davranışta bulunduğu ve eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile asıl dava ve karşı davanın ayrı ayrı kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanaklarına göre kadının ev hanımı olduğu ve çalışmadığı, erkeğin ise işssiz olduğu ve tarafların evlilik süresi de gözetilerek kadın lehine 8.500,00 TL toplu yoksulluk nafakasına ve her iki taraf da eşit kusurlu bulunduğundan tarafların maddî- manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ile kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesi yönlerinden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davalı-davacı erkeğin maddî tazminat talebinin boşanmanın eki niteliğinde olmadığından tefrikine, sair istinaf başvurusunun ise İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; asıl davanın kabulü, kusur değerlendirmesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi ile kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmesi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık tarafların açtığı evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında; ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, asıl davanın kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi şartlarının mevcut olup olmadığı, erkeğin manevî tazminat talebinin reddinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü, 6 ncı, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesi birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.